BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO
Hacı Halim Kartal
Hacı Halim Kartal
Yazarın Makaleleri
SEÇİMLERE YÜKLENEN ANLAM
Bazı ülkelerdeki seçimlerden haberimiz bile olmuyor çok zaman; lakin üzerinde yaşadığımız yer kürede ülkemizdeki seçimlerden haberi olmayan yoktur her halde. Seçimlere öyle bir kilitlendik ki aylardır sokaklarımızda, iş yerlerimizde, memleket sathında geceli gündüzlü seçim
YENİ BİLMECEMİZ: VATANDAŞ NE DEDİ?
Günlerce 7 Haziran’la ilgili çene yorduk. Bilen de konuştu bilmeyen de... Kimi karamsar bir tablo çizdi kimi iyimser. Söylenmedik söz, çıkarılmadık göz bırakmadık. Nihayet sabırsızlıkla beklenen o gün geldi. Aylarca susan vatandaştaydı konuşma sırası. Gitti ve bir keli
RABBİMİZİM MEKTUBUNU OKUMAK
Ramazanda en sevdiğimiz saatler  oruç tutulan evlerde iftar telaşının yaşandığı saatlerdir kuşkusuz. Başlangıçta hiç bitmeyecekmiş düşüncesine kapıldığımız koca bir gün bitmek üzeredir. Televizyon karşısında iftar programı yayımlayan bir kanalı izliyorsak o mü
DİYORLAR!...
Muhterem büyüğümüz Ahmet Taşgetiren’in 2 Temmuz günü Star gazetesinde çıkan “Hesaplaşma Müthiş Olacak” başlıklı yazısı ülkemiz ve milletimiz hakkında kirli hesapları olan çevrelerin  son zamanlarda gizli-açık, doğrudan veya dolaylı biçimde dillend
NEREDESİN SEN?
Biraz efkarlıyım, evet. Başlığın gösterdiği adresin rahmetli Neşet Ertaş oluşu çok mu ele veriyor efkarımı?           Düğün, bayram, cenaze üçlüsüne indirgediğimiz karşılaşmalarımızda soruyoruz kaybolup gittiğimiz alemler
AYAKTA DURMAK
Sabahın erken saatleri... Komşuyla namaz çıkışı evlerimiz aynı sokakta olduğu için bir süre birlikte yürürüz. Hiç konuşmadan, havayı koklayarak, o güzelim anın tazeliğini, renklerini ve seslerini adeta yudumlayarak... Güneş doğmak üzeredir. Komşum her sabah olduğ
TEPEGÖZ'DEN KURTULMAK
Tepegöz’ü bilir misiniz? Tepegöz, şifahi Halk Edebiyatı’mızın zirvelerinden kabul edilen Dede Korkut Hikayeleri’nden birinin kahramanıdır. Destandan hikayeye geçiş döneminin ilk örneklerinden olduğu için yer yer destan- masal motifleriyle süslü, arı duru bi
SÖZÜN BİTTİĞİ YERDE MİYİZ?
Büyük acılar, dayanılmaz ıstıraplar veya çaresizlikler karsısında hissedilen bir ümitsizlik, bir tükenmişlik halinde sarf ettiğimiz bir sözdür bu. Öyle ki artık ne yapılsa faydasız, ne söylense boştur.            Bir yerde,
BİZİ KİM YÖNETSİN?
Mızmızlar, mızıkçılar ülkesi olup çıktık... Neden mi?   Neredeyse yazdan güze her günümüz, siyaset sahnemizin aktörleri arasında şu kabil muhavereleri dinlemekle geçti.   -Seçmen böyle istedi kardeş, gel ülkemizi beraber yönetelim. -Seninle
BAKIŞIMIZ, DURUŞUMUZ KİME CESARET VERİYOR?
Ferdi Tayfur, bir dönem zevkle dinlediğimiz “Merak Etme Sen” adlı şarkısında ilan-ı aşk etmeye korktuğu sevdiğinin dürüst davranması halinde bu aşk uğrunda toprak ve taş olmak dahil her türlü ıstıraba katlanabileceğini, isterse yoldaş, isterse ‘gardaş&rsqu
KÖYÜMÜN ALTIN KALPLİ GENÇLERİ
İki gün köyümün gençleriyle manen genç oldum desem yeridir. Yeğenimin düğününe renk katışları harikaydı doğrusu. Yalnız yeğenimin düğünü değil, onlar katıldığım bütün düğünlerde sevginin, coşkunun ve fedakarlığın kaynağı oluveriyorlardı bir anda.&n
SAVRULMUŞ YAPRAKLAR GİBİYİZ
Siyaset fırtınalarında inanılmayacak derecede savrulduğumuzu görüyorum. Konu ne olursa olsun birimizin ‘bayram haftası’ dediğini birimiz ‘mangal tahtası’ anlıyor. Hakikaten öyle mi anlıyor yoksa muhatabına kör bir inatla muhalefet etmek için mi yüz seksen
İNCİTMEK NE KELİME!
  Geçen hafta bir gazetemizin “Tefekkür” başlıklı sayfasında Bestami Yazgan’a ait olduğu halde dil-tema yakınlığı sebebiyle imza yerine Yunus Emre yazılan “incitme gönül” redifli bir şiirine rastladım.   Temmuz sıcağında
DERT İÇERİ/MİZ/DE
Konuşmacı, başımızın püsküllü belası terör olayları ile ilgili sözlerini sanki daha önce hiç söylenmemiş gibi bu cümle ile bitirmişti. Ne var ki doğruluğu konusunda asla tereddüt etmediğimiz bu gerçek, dönem dönem dinlemekten usanç duyduğumuz eski bir nakarat haline ge
YİNE Mİ...
Bu sabah televizyonu açar açmaz odama doluşan ilk haberlerle birlikte içinde ‘yine’ kelimesi bulunan şiirler, şarkılar, cümleler fırtınası başladı beynimde. Maalesef canımızı yakan birçok haberin başlığında bu kelimeyi görmek alıştığımız bir şeydi artık.