BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

?Gönül Adamı? derler, ?Tevazu Abidesi?, ?Adam Gibi Adam? diye tanımlarlar. Anadolu insanı samimiyete çok önem verir. Muhataplarının, yüreğiyle gözü farklı yerlere bakıyorsa eğer işte o anda siliverirler ismini kalplerinden. Yüreğini koyarak, evinin işini bile terk edip samimiyetine inandığı kişinin başarılı olması için onun peşinde koşan Anadolu İnsanı, vefasızlığın cezasını da kendi eliyle vermesini çok iyi bilir. Bilir de, en demokratik insan hakkı olan bu yetkiyi ona veren var mı? Onun bu yetkisini kullananlar, söylemlerinde ?demokrasiden?, ?demokratlıktan? hiç taviz vermezlerken, uygulamada; ?ben bilirim demokrasisi? uygulamaktadırlar.

 

?Demokrasi? diye durmadan ahkâm kesen siyaset önderleri, Türkiye?de demokrasinin olduğuna kendileri inanıyorlar mı acaba? Mesela mevcut demokrasi şartlarında Köylü Mehmet Emmi kendisini milletvekilliği aday adaylığı konumuna sokabilir mi? ?Elbette sokabilir, bunda hiçbir engel yok? diyenleri duyar gibiyim. Tamam, yok da Köylü Mehmet Emmi aday adaylığı için yatırılması gereken 3.000 (üç bin) lirayı nereden bulsun şimdi? Bakın demokrasi şimdiden sekteye uğradı bile. Haydi, 3.000 lirayı buldu, oy talep etmek için, Konya?nın 31 ilçesi 611 adet köyünü dolaşacak parayı nereden bulacak?  Bakın demokrasinin ayağı burada da tökezledi. Tamam, onu da buldu, ineğini, eşeğini, koyununu, keçisini sattı, parayı da denkledi, propagandasını da yaptı, gönülleri de fethetti, bütün engelleri aştı. Pekâlâ, parti liderinin engelini nasıl aşacak? Alın işte, demokrasinin öteki ayağı da kırıldı mı? Ne olacak şimdi? ?O halde bağımsız aday olarak göstersin kendisini.? Olur, bir tarafta on parmağında on marifet olan falanca Beyefendi falanca partinin gücüyle bangır bangır bağırırken, diğer bir tarafta,  koyun ve keçisini satıp bağımsız aday olan Köylü Mehmet Emmi?nin sesi nasıl çıksın?

 

Son günlerde durmadan anketler yapılıyor. ?Bilmem kaç kişi ile karşılıklı görüşmeye dayalı olarak yapılan anket sonuçlarına göre, falanca şahıs millet tarafından şu kadar oy oranıyla yeniden milletvekili olarak görülmek istenmiyor.? Ya da; ?falanca şahıs bölge insanının ekseriyeti tarafından tekrar milletvekili olarak görülmek isteniyor? gibi yorumlar, sonuçlar yayınlanıyor mdeyada. İyi de adayları millet belirlemiyor ki. Sen istesen ne yazar, istemesen ne yazar?

 

Daha önceki seçimlerden de bu tür anketlerin yayınlandığını biliyoruz. Özellikle son belediye başkanlığı seçimlerinde bazı partilerin başkan adaylarının % 80 oy oranıyla yeniden aday olarak göstermesi gerektiği ısrarla yazıldı çizildi. Sonuçta ne oldu? Milletin dediği mi oldu, yoksa parti genel merkezlerinin dediği mi?

 

Ben bir dönem için seçtiğim belediye başkanını ya da milletvekilini, eğer hizmetlerinden memnun kalmışsam, gelecek seçimde tekrar seçemedikten ya da hizmetlerinden hoşnut olmadığım için gelecek dönemde değiştiremedikten sonra kimse çıkıp bu millete demokrasiden falan söz etmesin.

 

Parti ayırt etmeksizin, bütün parti yönetimleri söylemlerinde ?mangalda kül bırakmazlarken?, ?bu çarpıklıkların demokrasi olamayacağını? beyan ederlerken, nedense yine aynı sorumlular bu çarpıklıkların giderilmesini kendilerinden sonraki yönetimlerin düzeltmesini bekleyerek kendi sultalarının zarar görmesini istememektedirler. Çünkü onlar da insan ve onlar da nefis taşıyorlar ve çoğunluğun başına geldiği gibi onlar da maalesef nefislerine mağlup oluyorlar.

 

?Nasıl olsa milletin önüne bir sandık gelecek, nasıl olsa biz söyleyeceğiz ve onlar seçecekler. Nasıl olsa bizler önereceğiz, onlar da önerdiklerimizin içinden demokratik(!) haklarını kullanarak oy verecekler.? İyi de böyle bir sistemin; ?12 Eylül anayasası ile birlikte cumhurbaşkanını da seçeceksiniz. Başka da bir alternatifiniz yok? diyen ?ihtilal demokrasisinden? ne farkı var ki? Orada; ?bu anayasayı ve bu cumhurbaşkanını onaylayacaksınız!? denilirken, burada da;  ?bu milletvekili adaylarını ya da bu belediye başkanı adayını seçeceksiniz!? denilmektedir. Birinde tek aday, tek seçenek, diğerinde ise çok aday çok senek gibi görünse de aynı şeklide, parti liderleri tarafından dikte edilen adaylara oy istenmektedir.

 

Benim seçme hakkım varsa eğer, seçmeme hakkım da olmalı ki, gerçek demokrasi anlamını bulsun.

 

Bulsun ki; istediğim insanı ömür boyu seçeyim ya da bir dönem sonra ona olan sevgimden vazgeçeyim.

 

Bizde Siyaset

 

Moda olmuş sanki kusura bakmak, 
Görür, ses getirmez bizde siyaset. 
Çifte yumruk ile davula tokmak 
Vurur, ses getirmez bizde siyaset. 

Eser, kar yağdırır temmuz ayında, 
Ne söylesen olmaz vardır huyunda. 
Makine çalışır, gitmez rayında, 
Durur, ses getirmez bizde siyaset. 

Makamları versen çıksa durmadan, 
Rütbeleri versen taksa durmadan, 
Irmakları versen aksa durmadan, 
Kurur, ses getirmez bizde siyaset. 

Hürmet edip saygı duysan yaşına, 
Adını yazdırsan mihenk taşına, 
Genç fidanlar diksen köşe başına 
Çürür, ses getirmez bizde siyaset. 

İçtenlikle girsen bir kez koluna, 
Güven, hak getire sağ ve soluna. 
Saçını süpürge etsen yoluna, 
Kürür, ses getirmez bizde siyaset. 

Ne söylesen ?tamam?, havası hoştur. 
Dil susmaz konuşur içi hep boştur. 
Yıllardır peşinden koştur ha koştur 
Sürür, ses getirmez bizde siyaset. 

Bir bulaşsa çıkmaz kömür karası, 
Kimi için aşktır, yürek yarası, 
Üç adımlık yoldur şunun şurası 
Yürür, ses getirmez bizde siyaset. 

01/2011/Konya

 

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.