BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

Hak ve batıl savaşının değişmeyen tipleri Firavun, Karun, Hâman, Belam…

Firavun; hakkı-hakikati kabul etmeyen hatta ulûhiyet iddia edecek kadar ileri giden-azgınlaşan her zalim, sapkın ve mütekebbir kişi firavundur.

Kârun: Maddi çıkarı uğruna, elindeki servetini kaybetmemek için batılı hakka tercih etmiş, haksız kazancının devam edebilmesi için Firavunun maddi destekçisi onu ayakta tutan kapitalist.

Hâman: Firavun’un, zalim ve tağuti sisteminin ayakta kalabilmesi için Firavun tarafından kendisine verilen makam-mevkiye razı olmuş bir şahsiyetsiz.

Bel’am;“Bel’am b.Baura” isimli kişi Hz.Musa zamanında yaşamış,Hz. Musa’ya iman etmiş ama daha sonraları tercihini Firavun’un iktidarından yana kullanarak Hz. Musa’ya cephe almış ve Firavun’un dinsel anlamda dayanağı , sözde din adamı..

Bu  tipler ve tanımlamalar  sadece  mısıra  özgü  mısırda  yaşanmış tarihsel bir  olayın   figüranları  değil   tarih  boyunca   devam eden hak ve batıl savaşının  olduğu her yerde  hakkın karşısına  çıkan  tiplerdir.

Asırlar önce Mısır ve orta doğuda Firavun, Karun ,Hâman ve Belam vardı da  şimdi yok mu?

Bugün orta doğunun bir çok ülkesinde halkı kendine taptıran Firavun gibi    yöneticiler, servetin büyük bölümünü elinde tutan Karun gibi iş adamları, sistemi ayakta tutmak için var güçleriyle gayret eden satılmış şahsiyetsiz siyasetçiler hâmanlar ve   bunların  en büyük destekçisi  kapı  kulu, çanak  yalayıcı  din adamları  var…

Çağlar değişir ama Firavun, Kârun, Hâman, Belamın hakka hakikate karşı çıkışları hiç değişmez. 

Dün zorbalıkla köle ettikleri halkları bugün “demokrasi” adı altında ezmeye sömürmeye ve köleleştirmeye devam etmektedirler.

Halkı  Müslüman olan    ülkelerde  tedavüle  koydukları  demokrasi  putu kendi  lehlerine  olduğu  müddetçe  iyidir  kendi aleyhlerine  dönünce   demokrasi için  sadece sandık yetmez   gibi feveranlarla kendi  putlarını yemeye  kalkarlar.

 Günümüzün   modası  arap baharı  adı altında  Müslüman düşmanı Siyonist İsrail ,  Büyük şeytan Amerika, AB ve benzerlerinin yanı sıra  yerli işbirlikçileri ile    mazlum  halklara  yönelik    yeni tiyatrolar  ortaya koymaktadır.

Halkı Müslüman olan ülkelerde oynamaya çalıştıkları bu oyunun kuralını da kendileri koymakta işlerine gelmediği zamanda kendileri bozmakta.  

 Müslüman halklar için tek  kurtuluş  yolu kendi  göbeklerini kendilerinin kesmesidir, dışarıdan  güdümlü , firavunların oyununu oynamaya   çalışmaları onları  aydınlığa  değil  karanlığa götürür.   

Netice olarak bugünkü Firavunların öncekilerden farkı sadece şartların gerektirdiği yenilikler ve farklılıklardır, zülüm baskı uygulama ve kafa hep aynı kafadır.

Kuran’da adı en çok zikredilen Peygamber Hz. Musa, Mısır topraklarında zamanın Firavunu için bakın ne diyor: “Ey Rabbim, sen bana birçok nimetler verdin. Ben asla ve kat’a mücrimlere arka çıkmayacağım…” (Kasas 17

  Unutmayın Her  Firavunun bağrından    bir  Musa  çıkar .

Rabbim Mısır’da ve bütün yeryüzünde çağdaş   Firavunlara  Tağutlara ve zalimlere karşı mücadele veren Tüm  kardeşlerimizi muzaffer kılsın. Âmin.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.