BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

Biz dünyadan gider olduk

                Kalanlara selam olsun.

                Bizim için hayır dua

                Kılanlara selam olsun.” diyerek yürüyüp gittin Aziz Hasan Bey.

                Seninkisi güzel ölüm kardeşim.

                Mekke’ye gidip ümre yaptın, günahlardan arındın.

                Medine’de Gönüller Sultanı Hz. Muhammed Efendimizi (sav) ziyaret edip şefaat talep ettin ve inşallah, şefaate mazhar oldun, canı Canan’a teslim ettin.

                Seninkisi güzel ölüm kardeşim.

                2128 konferans verdim. İnsanlarımıza başarmayı, iyiliği, iyi eserler vermeyi, yeteneklerini geliştirmeyi, elin gâvurundan geri kalmamayı anlatıyor hatta onları geçmeyi tavsiye ediyorum.

                Güzel memleketimizin her tarafını gezdim. Her gittiğim yerde konferanstan sonra senin okuyucularına rastladım. Konuşmalardan sonra kulislerde hep Hasan Karakaya muhabbeti yaptık.

                Hepsi önce seni okuyor, herkesten önce seni beğeniyordu.

                Sana dua edenler o kadar çoktu ki…

                Sana selam gönderenlerin selamının kaçta kaçını iletebildim, bilmiyorum.

                Sevenlerin ve selam gönderenlerin o kadar çoktu ki…

                Hepsini biriktiriyordum ve sana toptan iletecektim.

                Bir mübarek cuma günü Aziz Akif’in yanı başına, Edirnekapı Şehitliği’nde, şehitlerin arasındaki cennet mekânına o selamlarla birlikte geleceğimi tahmin edemezdim.

Şehitlerin arasındasın.

                Seninki güzel ölüm kardeşim.

                Bir cuma günü, cuma namazından sonra Fatih Camii’nden uğurlandın.

                Cami tıklım tıklımdı.

                Cenaze namazından önce avlu mahşer yeri, iğne atsan yere düşmez.

                Birlerce el sana dua için kalktı, binlerce yürek senin için dua etti.

                Binlerce insan senin “cesur bir cihat eri” olduğuna şahitlik etti.

                Binlerce insan seni Edirnekapı Şehitliği’ne uğurladı.

                Seninkisi güzel ölüm kardeşim.

                İki binli yıllardı. Bir gazeteci bozuntusu, Marmara Üniversitesi’ne alınmadıkları için okul önünde eylem yapan başörtülü kızlara “fahişe” dediği zaman o günkü makaleni adamın yüzüne şamar gibi çarpmıştın.

                Sen adamın ismini vermedin ama ertesi gün Hürriyet, Hasan Karakaya, Fatih Altaylı’ya şöyle şöyle deyip giydirdi dedi ve her şeyi afişe ediverdi.

                O akşam Mahmutbey’deki gazete binasında, odanda beraberdik. Yurt içinden yurt dışından gelen tebrik telefonlarını saymanın imkânı yoktu. Herkes seni alkışlıyordu. Sen zor günlerin adamıydın.

Mazlum Müslümanların sesi, İslam düşmanlarının korkulan nefesiydin.

Makalelerin namlu, kelimeler mermi ve sen korkusuz, cesur ve namlı savaşçıydın.

Yazarken, görev başında, cihat ederken göçüp gittin.

Seninkisi güzel ölüm kardeşim.

Dostlarına karşı halim selimdin. Boyun ufak tefekti. Çevrendeki arkadaşlarında asla kavga etmezdin, kimse senden incinmezdi. Marifetler senden iltifat görürdü.

Ama dinimize, vatanımıza, milletimize yan bakan, hakaret eden, zarar veren bir hain, bir şom ağızlı, bir serseri karşına çıktı mı birden bire küheylan kesilir, kalemini Zülfikâr eyler, aslan gibi kükrer ve edepsizlere, terbiyesizlere, hainlere haddini bildirirdin.

Savaşırken gittin.

Seninkisi güzel ölüm kardeşim.

Güllerin Efendisi Peygamberimiz (sav), beni öldükten sonra ziyaret eden sağken ziyaret etmiş gibidir, buyurur.

"Kimin cenazesine yüz Müslüman namaz kılarsa ona mağfiret olunur.” müjdesini verir. (Kütüb-ü Sitte, 6404)

"Benim mescidimde kılınacak bir namaz, onun dışındaki mescitlerde kılınan bin namazdan daha faziletlidir. Ancak Mescid-i Haram hariç zira Mescid-i Haram'da kılınan bir namaz, diğer mescitlerde kılınan yüz bin namazdan daha faziletlidir." (Kütüb-ü Sitte, 6372)

Sen son namazını onun mescidinde eda ettin.

"Cuma, en hayırlı günlerinizden biridir. Hz. Adem aleyhisselam o gün yaratıldı, o gün vefat etti. Sûr'a o gün üflenecek, kıyamet gürültüsü de o günde olacak. Öyleyse o gün bana salâvatı çok okuyun zira salâvatlarınız bana arz edilir!"

                Orada bulunanlar:

"Salavatlarımız size nasıl arz edilir? Siz çürümüş olacaksınız!"

                 Hz. Muhammed Efendimiz (sav):

"Allah Teâlâ Hazretleri, yere peygamberlerin cesetlerini yemeyi haram kıldı!” buyurdur. (Ebu Davud, Salat 207)

                Bir cuma günü, tekbirler ve dualarla uğurlandın.

                Seninkisi güzel ölüm kardeşim.

            Mekânın cennet, hakkımız bin kere helal olsun.

Taziye: Aziz kardeşim Hasan Karakaya’ya Allah’tan bol rahmet; ailesine, dava arkadaşlarına ve sevenlerine sabr-ı cemil niyaz ediyorum.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.