BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

            Ali Erkan Kavaklı hocanın 26 Eylül’de Seydişhirhaber’de çıkan “Yeniden Öğrenci Olsam” başlıklı yazısında riayet edildiği takdirde öğrencileri başarıya götüren altın kurallar dile getirilmiş. Bu kurallardan biri dikkatimi çekmekle kalmadı, memleketimden insan manzaraları adıyla hazırlanıp sunulabilecek bir tiyatro eseri için bir sürü çağrışım uyandırdı.

 

            Hocanın yeniden öğrenci olması halinde başarılı olmak için mutlaka uyardım değdiği kural şu:

 

“ Her insanın bir etki ve bir de ilgi alanı vardır. Dersler, kitaplar, bazı arkadaşlarımız bizim etki alanımızdadır. Öğretmenler, okul idaresinin kararları, Milli Eğitim Bakanlığının aldığı kararlar, hükümet, Suriye’deki kargaşa öğrencinin ilgi alanındadır. İlgi alanı çekicidir, cazibelidir. Dikkatimiz kendine çeker, zamanımızı yutar; fakat o alanda bizim değiştirebileceğimiz bir şey yoktur. Etki alanımızda başarılı olursak etki alanımız, ilgi alanımıza doğru genişler. Dünün ilim adamı Prof. Ahmet Davudoğlu, bugün Türkiye’nin dış politikasını yönlendiriyor. Etki alanımızda başarısız olursak ilgi alanımıza ileride de hiçbir katkımız olmaz. Bizi başarılı kılacak olan ve bize itibar kazandıran etki alanımızda yaptıklarımızdır.”

 

Bu cümleleri okuyup da zihnine ‘memleketimden insan manzaraları’ üşüşmeyen olur mu? Etki alanı berberlik iken hukuk gibi akademik kariyer gerektiren bir sahada bir celsede idam kararı vereni; etki alanı hekimlik iken Türkiye’de pancar üreticilerinin sorunları konusunda birlik başkanından daha fazla ahkâm kesenleri; ülkemizin doğu ve güneydoğu illerini hiç görmediği halde başımızın püsküllü belası terörün iki günde kökünü kazıyacağını söyleyen boyacıyı ne bileyim, daha bunun gibi asıl işinin üstesinden zor gelirken ilgi duyduğu; ama bilgi sahibi olmadığı bir alanda konunun uzmanlarından daha çok konuşanları düşündüm.

 

. Elbette bir değil birçok alanda mahareti olan dâhileri bu hesaptan ayrı tutmak gerek. Her toplumda üstün yetenekleri olan ve etki alanında da ilgi alanında da başarılı olmuş, adından söz ettirmiş cins kafalar çıkmıştır, çıkacaktır. Öylelerinin başımızın üstünde yerleri var; onlara kimselerin bir diyeceği olamaz tabii ki. İnsanın canını sıkanlar aspirin reçetesi gibi her derde deva oldukları iddiasının kahramanları.

 

Aşık Seyrani’nin söylediği gibi “Bir cim bile çıkmaz karnını yarsan”, gel gör ki kim ne şekilde hatırlatırsa hatırlatsın, durumunu asla kabullenmez, konuşulup tartışılan her meselede söyleyeceği vardır adamın; söylemese ölür!

 

Hocanın çok haklı oluğunu düşündüm. İşin doğrusu da bu değil mi? Herkes kendi işine bakmalı, etki alanında söylemeli sözünü; bunu da lafla değil işini en iyi biçimde yaparak söylemeli, konuşan eserleri olmalı kişinin. Doğu yol budur; lakin bizde işler başka türlü işler hep bilip durduğumuz üzere. Bu nedenle haddimizi aşma konusunda hemen her yerde, her konuda memleketimize özgü klasik örneklerle karşılaşmak sıradan hallerdendir.

 

Adamdan vakarlı bir duruşla sarfedeceği aslında söylemesi halinde saygınlığını artıracak olan şöyle bir söz duyamazsınız: “Kardeşim, benim işim şu. Bana işimden sorun. Bunun dışında kalan hususlarda sistematik bir bilgiye sahip değilim. Erbabına sorun. “

 

Çalıştığınız iş yerlerine, sıkça uğradığınız mekânlara bir bakın. Enerjimizi nasıl boşa harcadığımızı görebiliyor musunuz?

 

Haddini bilmek bir bakıma kişinin herhangi bir konuda kendi konumunu bilip, görüş belirtme, ona göre tavır koymasıdır.

 

Meşhur hikâyeciği bilirsiniz. Âlimin birine sormuşlar:

-Efendim, en iyi neyi bilirsiniz?

Âlim cevap vermiş:

-Haddimi bilirim.

 

Çevre kirliğinden daha çok bilgi kirliliğinden bahsedildiği günümüzde kitle iletişim araçlarından duyduğu yalan yanlış bilgilere dayanarak etki alanına girmeyen bir konuda ahkâm kesen birine rastlarsak ona bir iyilik yapmaktan çekinmeyelim. Böyle kimselere yapabileceğimiz en önemli iyilik de kanaatimce şunu söylemek olur her halde:

 

Kardeşim, senin işin ne? İşimize bakalım lütfen!   

 

Gerçekten de insanlarıbaşarılı kılacak olan ve onlara itibar kazandıran etki alanlarında yaptıkları oluyor. Gerisi boş.

 

Selamların en güzeliyle…

 

Hacı Halim Kartal                          

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.