BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

 

Gün olur, bir kelime takılır dilime; ilişki kurduğu diğer kelimelerle insana ve insanlık hallerine dair hangi olay, olgu ve durumların ifadesine vasıta olmuşsa birbiri ardınca sökün eder beynime. Bazen gazete okurken, bazen birini dinlerken, bazen yürürken, bazen namaz kılarken…

 

        Yol kelimesine takılmama bir gazetede okuduğum şu haber neden oldu: Bahçeli’nin klibi izlenme rekorları kırdı. Haber şu başlıkla duyurulmuştu: “Düştüm yine çaresiz gurbetin yollarına” Dikkat ettim: Haberin özü şuydu: MHP lideri Bahçeli kendi kullandığı araçta ünlü arabeskçi Ferdi Tayfur’un ‘Düştüm yine çaresiz gurbetin yollarına’ şarksını dinlerken çekilen görüntülerini klip yaptırarak “youtube” koydurdu. Eski model arabalara merakı ile bilinen Bahçeli, klipte “Dağ ne kadar yüce olsa yol üstünden aşar.”, “Dosdoğru yol ile giden yorulmaz.” Sözlerine yer verdi.

        Doğru söze ne denir?

        Habere konu olan klibin nasıl olduğunu merak etmekle birlikte zihnimde ‘yol’ kelimesi çoktan yol almaya başlamıştı. Uğradığı her durakta yeni ‘yol bilir’ ‘yol erleri’yle buluşuyordu.

 

        Temel anlamı, yan anlamı, mecaz anlamı derken dil tarlasına düşünce onlarca  çiçeğe meyveye dönüşüyor. Mesela “Yol verin, bu iş olsun.” dersek ‘izin’ , “Galip sayılı bu yolda mağlup” dersek ‘maksat’, “Bu yolla birçok iş başardı.” demişsek ‘vasıta’, “ Bu yolda çok başlar kesildi.” cümlesine girince ‘uğur’, şairin “ Yalvardım: Gösterin bilmeceme yol!” deyişinde ‘çare’ ve kararsız birine “Bir yol dene, beğeneceksin.” demişsek ‘kere’ rengini almış oluyor.  

 

        ‘Yol’un deyimlerdeki halleri de başka alem: Bir konuda öncülük edenler ‘yol açmış’, bir yere çok gidip gelenler ‘yol etmiş’ olurken birisi için yolculuk gerekli hale gelmişse ona ‘yol görünmüş’ yahut bir davranış başkaları tarafından da tekrarlanarak adet haline getirilmişse artık ‘yol olmuş’tur.

        Bu kadarla kalır mı? Elbette kalmaz. Nitekim biraz ilerde ‘yol parası’ oluyor, bir bakmışsın  bir ‘yol üstü’nde ‘yol tutuyor’, daha sonra bu tutumundan vazgeçerek ‘yol veriyor’. Eh,“Ömür biter yol bitmez.” demiş atalar.

        Hele biraz sabredin de görün ‘yol’un yolculuk hikayelerini: Okumaya başlarsanız‘Yol kesmek’, ‘Yol yordam’, ‘Yol yapmak’ ( Bir çıkar sağlamak için teşebbüste bulunma durumlarını anlatır), ‘Yola düşmek’, ‘Yola düzülmek, ‘Yola girmek’ , ‘Yola koymak’, ‘Yoldan çıkmak’, ‘Yolgeçen hanı’, ‘Yolu-nu bulmak’, ‘Yollara düşmek’ gibi esrarengiz başlıkları olan niceleriyle karşılaşabilirsiniz.

        Elbette;    

        Yol yürümekle borç ödemekle tükenir.  

        Yolcu yolunda gerek.

        Tabiî ki bunlara bir diyeceğimiz olmaz; lakin yoldan söz edip de Yahya Kemal Beyatlı’nın “Yol Düşüncesi” adlı şiirini anmamak olmaz her halde. Bu vesileyle edebiyatımızın zirvelerinden olan büyük şairi rahmetle yad ediyor, bu muhteşem şiirin ilk ve son kısmından okuyacağınız dizelerle ‘yol’ kelimesiyle başlayan  bu haftaki yolculuğu bitiriyorum.

        

“ Bu defa farkına vardım ki ihtiyarlamışım.
Hayatı bir camın ardında gösteren tılsım
Bozulmuş, anlıyorum, çıktığım seyahatte.
Cihan ve ben değiliz artık eski hâlette.
Mısır ve Suriye, pek genç iken, hayâlimdi;
O ülkelerde gezerken kayıtsızım şimdi.
Bu gözlerim, medeniyetlerin bıraktığını,
Beş on yıl önce, görür müydü, böyle taş yığını?
Bugünse yeryüzü hep madde, her ufuk maddî.
Demek ki alemin artık göründü serhaddi.

         …

 Eğer mezarda, şafak sökmeyen o zindanda,
Ceset çürür ve tahayyül kalırsa insanda,
- Cihan vatandan ibarettir, itikadımca -
Budur ölümde benim çerçevem, murâdımca;
Vatan şehirleri karşımda, her saat, bir bir;
Fetihler ufku Tekirdağ ve sevdiğim İzmir;
Şerefli kubbeler iklimi, Marmara'yla Boğaz;
Üzerlerinde bulutsuz ve bitmeyen bir yaz;
Bütün eserlerimiz, halkımız ve askerimiz;
Birer birer görünen anlı şanlı cetlerimiz;
İçimde dalgalı Tekbir'i en güzel dinin;
Zaman zaman da "Neva-Kar'ı" doğsun, Itrî'nin.
Ölüm yabancı bir alemde bir geceyse bile,
Tahayyülümde vatan kalsın eski haliyle.”

 

Kendi Gök Kubbemiz, s. 79-80

 

       Selamların en güzeliyle…..

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.