BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

“Merhaba ey şehri gufran merhaba,

Merhaba ey şehri rahmet merhaba,

Merhaba ey şehri Kur’an Ramazan merhaba…”

Fazileti Kur’an ve sünnetle sabit olan Ramazan ayı, mübarek bir ay olduğundan dolayı on bir aya sultanı olarak kabul edilmektedir.

Feyiz ve bereketiyle, af ve mağfiretiyle dolu olan, özellikle bu ayda sosyal yardımlaşma ve dayanışmanın yoğunluk kazandığı, ibadet hayatımızın zenginleştiği en emin beldenin en emini olan efendimiz Muhammed Mustafa (s.a.v.)’in ifadesiyle, “Evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu ise ateşten, cehennemden azad ve kurtuluş vesile olan bir ölü ve uykuda olan kalplerimizin dirildiği, paslı, kirli olan gönüllerimizin aydınlanıp coştuğu, kırılan nefislerimizi, hiçe sayarak kaybettiğimiz imani, irfani ve en önemlisi insani vasıflarımızın yeniden kazanmamıza, hatırlamamıza vesile olacak on bir ayın sultanı ramazan ayının manevi atmosferine girme arifesindelakin ne acıdır ki, Ramazan-ı şerifin heyecanını hissettiğimiz şu günlerde maalesef müslüman ülkelere rağmen Kudüs hâlâ mahzun, Gazze yine kan ağlıyor, Doğu Türkistan'da, zulüm devam ediyor. Dünya üzerinde nice müslüman, sahurun huzurundan, iftarın sevincinden mahrum bir şekilde dünyanın neresinde olursa olsun küffar tarafından zulme uğrayan dünya müslümanlarına, bizlerin, neslimizin, İslam âleminin huzur ve huşu içinde ramazan ayına erişmemize, 83 yıllık ibadeti ihtiva eden Kadir Gecesini ihya edenlere hediye eden, akabinde de büyük bir sevinçle diploma töreni olan “Can bula cananını, bayram o bayram ola, kul bula sultanını, bayram o bayram ola” dua ve niyazımızla bayrama ulaşmamıza vesile olması temennimizle, hamd olsun bu yılda kavuştuğumuz on bir ayın sultanı olan ramazan ayı bizleri karanlıklardan aydınlığa, isyandan ıslaha, kötülüklerden iyiliklere, güzelliklere hani bazen aynanın karşısına geçip ya da bir arkadaşımızla karşılaştığımızda o arkadaşımıza arkadaş ben nasıl görünüyorum? Diye sorarız ya. Aslında o soruyu şöyle sormak daha doğru olur; arkadaş beni nasıl görüyor? Görülmeyeni de gören Hz. Allah (c.c.) imanımı, kalbimi acaba beni nasıl görüyor?

İşte erişeceğimiz ramazan ayı kötü, kirli, paslı kalbimizi tamir etme fırsatı veriyor bizlere.

İhmal ettiğimiz namazları, zekâtları, tevbe ve istiğfarları, anne baba hakkı, yetim hakkını, kul ve kamu haklarını, tesettürü imar etme fırsatı veriyor ramazan ayı.

        Tahrip ettiğimiz gönülleri, yıktığımız yuvaları tamir etme fırsatı veren ramazan ayı.

Maalesef ülkemizde bir yılda 1,7 milyar ekmeğin çöpe atıldığı, yıllık gıda israfımız 18 milyon tondan fazla olduğunu hatırlatan ramazan ayı.

        Boşa harcadığımız zamanı, müslim’de geçmekte olan bir hadisi şeriflerinde en emin beldenin en emini olan efendimiz Muhammed Mustafa (s.a.v.) “Sabahın iki rekâtı dünya ve dünyanın içindeki her şeyden daha hayırlıdır.”Namazsız, niyazsız neslin tevbeye sarılması ve affe mazhar olabilmesi müjdesini hatırlatan ramazan ayı.

        Sahur ile iftar faziletinin hatırlatıldığı, Bakara 185’de “Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği ay olduğunu.” buyurduğu emri hatırlatan ramazan ayı.

        Gazze’deki, Filistin’deki, mücahitlerin biz ümmete iki göz ve bir şahadet parmağıyla insanlığı, müslümanlığı hatırlatan, komşusu aç iken tok yatanın halinin ne kötü bir durum olduğunun sınavını bildiren, acı, açlık ve yoksulluk çeken müslümanların tedavisi konusunda herkesin üzerine düşeni yapmasını hatırlatan ramazan ayı.

        İşte bu ramazan ayı, bu müstesna fırsatların, af ve mağfiret ve merhamete nail olmaya dönüşmesi için Bakara 183’de “Oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, Allah'a karşı gelmekten sakınasınız diye, size sayılı günlerde farz kılındı.” buyurduğu üzere, çok ama çok iyi değerlendirmemiz gerekmektedir.

        Bu vesileyle, mübarek ramazan ayının günahlardan, kötülüklerden arınma ve vahiyle yani Kur’an-ı Kerimle sağlıklı bir iletişim kurup okuyup anlamaya çalışarak hayatımıza aktarmanın yollarını arayıp bulmamıza,

        Ayrımcılık yapılmadan, iftar sofralarının, İSRAF sofraları olmamasına bu rahmet mevsiminde azami titizliğe riayet edilmesini ve birbirimize cani gönülden dua ve istiğfar etmemize,

        Bu mübarek ay, Hz. Peygamber (s.a.v.)’imiz “Ramazan ayı girince cennet kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır ve şeytanlar zincirlere vurulur.” müjdesine nail olmamıza,

        Ramazan ayı, her yıl, bizlerin Rabbimize iyi bir kul, Hz. Peygamber (s.a.v.)'e layık bir ümmet, insanlığa faydalı bir kişi olmanın yollarını öğretmek için gelir. Oruçla takvaya ulaştırmaya, tövbe ile günahlarımızdan arındırmaya gelir. Dargınlık ve kırgınlıkları sonlandırmaya, aramızda muhabbet köprüleri kurmaya gelen ramazan ayı, anne ve babamızın, eş ve çocuklarımızın, akraba ve komşularımızın gönüllerini yapıp hayırlı dualarını almamız için gelen ramazan ayı.

        İlahi ya rab, işte bu ayı başta Gazze ve Filistin olmak üzere, dünyanın neresinde olursa olsun küffar tarafından zulme uğrayan dünya müslümanlarına, bizlerin, neslimizin, İslam âleminin huzur ve huşu içinde ramazan ayına erişmemize, 83 yıllık ibadeti ihtiva eden Kadir Gecesine erişip ve ihya edenlere hediye edilen, akabinde de büyük bir sevinçle diploma töreni olan “Can bula cananını, bayram o bayram ola, kul bula sultanını, bayram o bayram ola” dua ve niyazımızla bayrama ulaşmamıza vesile eyle Allah’ım.

 

 

Yusuf ÇAKICI

Seydişehir / KONYA              

 

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.