BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

Millî Eğitim Bakanlığı fen bilgisi kitapları pozitivist, materyalistateist bakış açısıyla yazılıyor. Hiçbir fen kitabında yaratıcı, Tanrı, Allah kelimesi yok; doğa yaptı, kendiliğinden oldu, DNA, moleküller yaptı ifadeleri gırla.

Ders kitaplarındaki bakış açısı milli değil. 21 yıldır Ak Parti milli eğitim bakanları aziz milletimizin inanç ve değerlerine uygun fen bilgisi kitapları yazdıramadılar.

Pozitivizm varlığı, hayatı, hayatın anlamını açıklayamayan bir dünya görüşü. Kurucusu Fransız düşünür Auguste Comte (1798- 1857) kilisenin dogmalarına itiraz eden, materyalizmi ve dinsizliği savunan biri. Metafiziği inkâr eden Comte hayatı anlamsız buldu, cinnet geçirdi, tımarhaneye düştü, tedavi gördü, intihara teşebbüs etti.

Auguste Comte’nin kişisel hayatı bir bütünlük göstermez, kiliseye kızar, dini reddeder fakat kendini peygamber olarak görür, insanlık dini kurar, pozitivizmin ilmihalini yazar, bir sokak kadını ile evlenir. Eşinin hafif meşrepliği onu çıldırtır, evinden kaçar. Peşini bırakmayan karısı onu bir göl kenarında bulur. Göl kenarında koşan Comte cinnet geçirir, yüzme bilmediği hâlde kendini göle atar, karısı onu zorlukla kurtarır. 

1834 yılında karısı onu terk eder, Comte yalnız kalır. 1845 yılında kocası müebbet hapse mahkûm olan Clotilde adında bir kadınla tanışır, ona âşık olur. Katolik inancına göre boşanmak günahtır. Comte bu kadına aşk mektupları yazar. Kadın bir yıl sonra veremden ölür. Auguste Comte ömrünün kalan kısmını Clotilde’ye tapınmakla geçirir. 

İnsanlık dinini kuran yazar, kendisini peygamber olarak görür. Rus Çarı ve Osmanlı sadrazamına mektup yazarak onları insanlık dinine davet eder. Kendince 84 bayram günü ve 9 kurban günü ilan eder, Napolyon Bonapart’ı şeytan ilan eder.

Büyük hayaller peşindeyken yine cinnet geçirir, 5 Eylül 1857’de “Ulu Varlık” adını verdiği Clotilde’nin masası önünde merasim yaparken ölür. 

Cemil Meriç, Comte için şunları yazar:

“Dünyanın bütün ülkelerinde böyle bir adamın yeri ya tımarhanedir ya hapishane. Hâlbuki Auguste Comte düşünce tarihinin başköşesinde.” (Dünyayı Aldatanlar, s.78-82)

Prof. Sefa Saygılı, Dünyayı Aldatanlar isimli Çıra Yayınları tarafından yayınlanan eserinde pozitivistlerin yanılgılarını, aldanışlarını, tutarsızlıklarının, cinnetlerini ve bazılarının intiharlarını ibretamiz bir şekilde anlatır. 

Pozitivizmin, ateizmin, materyalizmin hayata anlam veremediğini ifade eden Prof. Saygılı;  materyalizmin çıkmazlarını şöyle açıklar:

a. Materyalizm evrenin nasıl var olduğunu, hayatın nasıl meydana geldiğini açıklayamaz.

b. Ökaryotik hücrelerin nasıl geliştiğini izah edemez.

c. Bilincin nasıl meydana geldiğini, zekânın nasıl ortaya çıktığını açıklayamaz(Dünyayı Aldatanlar, s. 284)

Her sanat eseri, sanatkârını tarif eder ve anlatır.

Kâinat harika bir sanat eseridir, her varlık kusursuz ve mükemmeldir. Fizik, kimya, biyoloji, matematik, geometri, astronomi bilimleri evrende ince ayarlı, kusursuz bir düzen olduğunu anlatır.

Prof. Antony Flew, YANILMIŞIM TANRI VARMIŞ isimli eserinde şöyle der:

Ateizm; kanunları kimin koyduğunu, varlıkların kanunlara uymasını kimin sağladığını açıklayamaz, der. 

Hayat bir mucizedir. Hiç kimse ölü elementlere ve moleküllere hayat veremez.

Pozitivizm takipçilerine hayatın hiçliğini, anlamsız olduğunu anlatır, umudu yok eder, bedbinlik, ümitsizlik, karamsarlık telkin eder. Birçok pozitivist cinnet geçirmiş, kimileri intihar etmiştir.

Pozitivizmi benimseyen kendisini Comte’nin müridi gören Yazar Beşir Fuat (1852 – 1887) hayatı anlamsız bularak intihar etmiştir. (Dünyayı Aldatanlar, s.172)

Varoluşçu (Egzistansiyalizm) felsefi akımı kuran Jean Paul Sartre (1905- 1980) materyalizmi ve komünizmi savunur, hayatı anlamsız bulur. Ona göre hayat da ölüm de saçmalıktır. 

Sartre, Allah’ı tanımaz, bunalım, bunaltı, umutsuzluk, kötümserlik, idealizm, akıl dışılık, saçmalık telkin eden bir felsefi görüş ortaya koyar. (s.248) 

DÜNYAYI ALDATANLAR, dine karşı çıkan Comte, Beşir Fuat, Nietsche, Marks, Lenin, Sartre, Darwin, Freud gibi düşünürlerin çıkmazlarını, yanılgılarını, çelişkilerini, cinnet ve intiharlarını anlatır. 

Materyalizmin öncüleri cinnet geçirmiş, intihar etmiş, ahlak ve erdemlerden uzak hayat yaşamışlar. 

Fen bilgisi ders kitapları gençleri onların fikirlerini telkin ediyor. 

Prof. YUSUF TEKİN, DÜNYAYI ALDATANLAR’ı öğretmenlere tavsiye etmeli, bu konuda öğretmenlere seminerler verdirmeli, kitabı okul kütüphanelerine koydurmalı. 

En önemlisi fen bilimleri kitaplarındaki pozitivist bakış açısı değişmeli. 170 yıl önce ortaya atılmış, maddenin ve insanın varlık nedenini açıklayamayan, hayatın anlamsız olduğunu iddia eden 19. yüzyıldan kalma bakış açısı terk edilmeli. 

Prof. Adem Tatlı, Prof. Ali Alaş, Prof. İsmail Kocaçalışkan, Prof. Fatih Satıl; fen bilimleri 3-4-5 ve biyoloji 9. sınıf kitaplarını TEVHİDİ BAKIŞ AÇISI ile yazdılar. 

Bakanlık, gençleri ateizm ve dinsizlik girdabına düşüren bakış açısı yerine; TEVHİDİ bakış açısı ile yazılan bu kitapları ders kitabı olarak okutmalı.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.