BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

Prof. Yusuf Tekin’e Milli Eğitim Bakanlığı görevinin hayırlı olmasını diliyorum. Uzun süre Milli Eğitim Bakanlığı müsteşarlığı yapan Bakan Tekin eğitim çevrelerinin tanıdığı bir isim. Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle Türkiye Yüz Yılı’nın ilk milli eğitim bakanı, elbette kendisinden çok şeyler bekliyoruz.

Cumhurbaşkanımız çeşitli konuşmalarında eğitim ve kültür alanında istenilen ilerleme ve verimliliği sağlayamadığımızı ifade etti. Ekonomi, sağlık, yol, köprü, baraj, savunma sanayi alanlarında görülen iyileşme eğitim ve kültür alanında yakalanamadı.

Eğitim erdemli ve hünerli nesiller yetiştirme sanatıdır. Bir nesil 20 senedir. Bugün eğittiğimiz gençler ancak 20 sene sonra alanlarında verimli hale gelebilir 

Eğitimin beyni öğretmendir. Öğretmenlerimizi erdemli ve donanımlı yetiştirmeliyiz ki eğitimde kaliteyi yakalayabilelim. 

Büyük şair Mehmet Akif iyi bir öğretmende bulunması gereken nitelikleri tek beyitte toplar:

“Muallimim diyen olmak gerektir imanlı;

 

Edepli, sonra liyakatli, sonra vicdanlı.”

Eğitim Fakültelerinin Mehmet Akif’in saydığı nitelikte öğretmen yetiştirmediğini söylemek malumu ilam olur. Böyle bir hedefin olmadığını söylemek daha isabetli bir tespit olur. 

Eğitime kalite kazandırmanın en kestirme yolu, kendi medeniyet değerlerimizle örtüşen bir öğretmen yetiştirme sistemi geliştirmek.

Eğitim sistemimizin kuramcıları ve örnekleri Batılı. Jean Piagets, Jan Jack Rousseau, İmanuel Kant, Freud, Maslow, Kohlberg, Maria Montessori vb.

 

Taklitçi bir anlayışla yerli ve milli eğitim sistemi kurulamaz. 

Batılı örnekleri anlatarak gençliğimize medeniyet değerlerimizi benimsetemeyiz. 

Eğitim Fakülteleri hocalarını yetiştirmek çok önemli bir mesele. Eğitime kalite kazandırmaya çalışmalarına oradan başlamak lazım.  Sonra öğretmenlerde mutlaka bulunması gereken özellikleri belirlemeli ve ona göre sistem geliştirmeli. 

Eğitimi evlatlarımıza medeniyet değerlerimizi kazandıracak şekilde inşa etmeliyiz. Kopya eğitim sistemi ile milli ve manevi değerlere sahip nesiller yetişmez.

Eğitim sistemi demokratik olmalı, tek dünya görüşü dayatmamalı.

Fen bilimleri dersleri sadece materyalist görüşü dayatıyor. İslam inancına sahip milletimizin bakış açısını kapsamıyor, dışlıyor.  

 

Eğitim Fakültelerinde sadece Batılı eğitim kuramlarını ve kuramcılarını öğretmemeliyiz. Önce kendi medeniyet değerlerimizi, kuramlarımızı ve kuramcılarımızı öğretmeliyiz. Dünyadaki başka mütefekkirlerin fikirleri ile eğitim kültürümüzü zenginleştirmeliyiz.

Batılı materyalistlerin hayata ve insana verdiği anlam ile Müslümanların hayata ve insana verdiği anlam çok farklı. Körü körüne Batıyı taklit etmek bizi medeniyet değerlerimizden uzaklaştırır. 

İstiklal Savaşı’nı kazandık fakat düşmanlarımızı taklit ederek onlara benzedik, kendi değer yargılarımızı kaybettik. 

İbn Haldunmağluplar asıl yenilgiyi galiplerde kendilerinde bulunmayan meziyetler var zannedip onları taklide başladıkları zaman tadarlar, der.

Aliya İzzet Begoviç; benzeri bir tespitte bulunur:

“Savaş, savaşta yenilince değil, düşmana benzeyince kaybedilir.”

Batılı eğitimciler insanı hayvan kabul eder; Nietzsche, insan düpedüz hayvandır, der.  

Kur’an, insanı yeryüzünün en değerli varlığı, Allah’ın dünyadaki kıymetli bir misafiri kabul eder. 

Ateist felsefeciler, ölüm sonrası hayat ile ilgili tek cümle kuramazlar, hiçbir şey vaat etmezler.

Kur’an, ölümün fani dünyadan baki hayata göç olduğu müjdesini verir. 

Hz. Mevlana, ölüm gününü şeb-i arus (düğün günü) yani sevgiliye kavuşma kabul eder. Anadolu’nun bilgesi Yunus Emre ölümü dosta kavuşma olarak görür:

“Sala verilen kastımıza / Gider olduk dostumuza.

Namaz için üstümüze / Duranlara selam olsun.”

Auguste Comte gibi filozoflar ölümü yokluk oluş sayarlar. 

Kur’an’a göre hayat bir imtihandır, insan ilim öğrenerek erdemli insan olmak için dünyaya gönderilmiştir, burada iyilik yaparak kemale ermeli ve cenneti hak etmelidir. 

Hz. Muhammed (sav) çok başarılı ve çok sevilen bir eğitimci idi. 23 senede bir kıta dolusu insanı eğitti. Kötü insanları iyi insanlara dönüştürdü. Onun verdiği eğitimle bedeviler, dünya medeniyeti kurdular.

İslam medeniyetinin mimarı Hz. Muhammed’dir. Onun eğitim anlayışını ve eğitim metotlarını öğretmenlerimize benimseten bir eğitim sistemi inşa etmeliyiz.

Eğitim Fakültelerine “Eğitimde Hz. Muhammed (sav) Modeli” dersi konmalı. 

Hz. Muhammed (sav) Kur’an okuyarak insanları erdemli hâle getirdi. Öğretmenler Kur’an’ın getirdiği müjdeleri bilmeli, tavsiye ettiği erdemlere sahip olmalı. Medeniyet değerlerimize sahip olmayan kimse öğretmen olmamalı.

Değerli akademisyenler ve eğitimciler Prof. A. Halim Ulaş, Prof. Sefa Saygılı, Dr. Ali Akben, Duran Çetin, Mustafa Duran, Burhanettin Saygılı, Ahmet Demirel ile “Eğitimde Hz. Muhammed (sav) Modeli” isimli bir eser kaleme aldık. Suffe Okulu ve Bize Verdiği İlhamlar alt başlığını taşıyan kitap; en başarılı ve en sevilen Öğretmen Hz. Muhammed’den (sav) ilham alarak eğitimin problemlerini çözebileceğimizi ortaya koyuyor. 

Milli Eğitim Bakanımızın bu eseri, öğretmenlere tavsiye etmesini temenni ederim.

Öğretmenlerimiz hizmet içi eğitimlerle Kur’ani değerler ve Hz. Muhammed’in (sav) eğitim anlayışı konusunda bilgilendirilmeli. 

Medeniyet değerlerimizi benimseyen ve dünya ile yarışma ideali taşıyan yetiştirmedikçe eğitimde istediğimiz kaliteyi yakalayamayız.

Prof. Yusuf Tekin’in eğitime kalite kazandıracak adımlar atacağını ümit ediyorum. 

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.