فقيها وصوفيا فكن ليس واحدا
وانى فحق الله اياك انصح
فهاذا قاس لم يذق قلبه تقا
وذاك جهول فكيف ذو الجهل يصلح
(Bak kardeşim elinden geliyorsa,vaktin imkânın varsa, kendime ve başkalarına faydam dokunsun diyorsan),hem fakîh ol hem de Sufî ol,Allah için sana nasihat ediyorum.(tasavvuftan mahrum olan) bir fakih'in(âlimin) kalbi takvayı tatmamış (sa),sufî de (ileri derecede) cahilse, câhil sūfi nasıl kendini ıslah etsin,ve nasıl başkasına yol gösterici olsun ?
Yukarıdaki şiir, yüce Allah rahmet eylesin İmam- ı şafii'ye aittir ve divanında bulunmaktadır.
İmamı A'zam Ebu Hanife de fıkhı tarif ederken şöyle buyuruyor :
الفقه : معرفه النفس مالها وما عليها
Fıkıh, nefsin, lehinde ve aleyhinde olanı bilmesi ( ve buna uygun olarak gerekeni yapması)dir.
İmam A'zam Allah rahmet eylesin bu tarif ile neyi kastettiğini kendisi daha iyi bilir, ama o zamana ve zemine göre fıkhı böyle tarif etmiştir,bu tariften anlaşılan o ki nefis yani kişi ahirette lehine olacak şeyleri dünyada iken yapmalı yine ahirette kendisine zarar verecek şeyleri dünyada iken terk etmelidir, bunu yapan âlimdir fakîh'tir sofi'dir .
İmamı Azam ile İmam şafii'nin( Allah ikisinden razı olsun) tariflerine kim itiraz edebilir? Bize göre hiç kimse, ama itirazı olan varsa delilleriyle itirazını buyursun söylesin.
Bu iki müctehid imam söyledikleri ve yaşadıkları ile örnek bir mü' min'i tarif etmişlerdir.
Dünyada selefi,vahhabi olduğunu iddia eden her kesimden bütün insanların, ayrıca tasavvuf sofilik tarikat takva konularında hassas olduklarını söyleyen her kesimden bütün insanların ,fıkıh hadis tefsir ve ahlak ilimler ile uğraşan bütün insanların yolları bu iki imam'a, İmam -ı Malike, Ahmet bin hanbel' e uğramak zorundadır.
Bizimki en doğru, Hayır bizimki en doğru diye sürüp giden bir muhavere acaba nerede ve nasıl son bulacak? Genellikle bütün
meselelerde iki şahit gerekli olduğu gibi, iddia edilen her hangi bir konuda iki şahit Kur'an-ı Kerim ve parlak sünnettir.
"Eğer bir hususta anlaşmazlığa düşerseniz-Allah'a ve ahirete gerçekten inanıyorsanız-onu, Allah'a ve peygambere götürün.Bu elde edilecek sonuç bakımından hem hayırlıdır hem de en güzeldir"Nisâ suresi 59.Âyet.
NOT : Rasulullah efendimize hayatta iken kendisine, vefatından sonra sünnetine müracaat edilmelidir.
NOT : kim olursa olsun Eğer bir mümin'i Kur'an ve sünnet bağlamıyorsa, Kur'an ve sünneti en iyi yaşayan anlayan ve bize ulaştıran ameli mezhep imamları ve itikad mezhep imamları bağlamıyorsa kim bağlıyor peki?
وكل يدعي وصلا بليلى وليلى لا تقر لهم بذاكا
Herkes iddia ediyor ve diyor ki : Ben akşam Leyla ile beraberdim, Leyla'ya sorsan
diyecek ki : Hayır hayır hiçbirinin söylediğinin aslı yoktur, akşam benim yanımda hiç kimse yoktu.
Allah'ım dünyada kur'an-ı Kerim'den ve Rasulullah efendimizin parlak sünnetinden ayırma,ahirette de kur'an-ı Kerim'i Rasulullah efendimizi,onun hakiki vekili ve varisi olan alimleri, gönül ellerini bizlere şefaatçi eyle.Âmîn.
Ahmet ÖZKAN
31 Ocak 2021 Pazar