Daha verimli ders çalışmanın bir ilacı olmadığı gibi bir tek yolu da yoktur.Bireyden bireye, bireyin ihtiyaçlarından, güdülenme düzeyinden ve ilgi alanlarına kadar pek çok faktör ders çalışmasını etkilemektedir.Ama hangi derse nasıl çalışmalıyız sorunu yıllardan beri öğrenme psikologlarının ve eğitim bilimcilerin kafasında araştırılması gerekilen bir soru olarak güncelliğini korumaktadır.
Öncelikle ders çalışmaya başlamadan önce ?ders çalışmayı? bir gereksinim olarak görmek durumundayız. Bir başka değişle ders çalışmaya başlamadan önce zihinsel olarak ders çalışmaktan başka bir olayı düşünmememiz gerekir.Verimli çalışabilmek ya da çalıştığımızdan verim alabilmek için zihinsel ve düşünsel olarak kendimizi ders çalışma olayına motive etmeliyiz.Doğal olarak çevremizde bizi ders çalışmaktan alıkoyabilecek pek çok faktör bulunabilir.Önemli olan kişiye göre değişebilen bu olumsuz etmenleri ders çalışırken ortadan kaldırıp, bilinçli olarak ders çalışma faaliyetini yürütmektir.Bilinçli bir okuyucu, dinleyici ya da öğrenci tüm olumsuz etmenleri bertaraf ederek ; okuyucu, okuduğu kitabı, dinleyici , dinlediği konuyu, öğrenci ise çalıştığı dersi ya da konuyu anlamlı hale getirebilir.Böylece bireyler, çalışmalarını kendi öğrenme düzeylerine göre yaptıkları için etkili bir biçimde öğrenme faaliyetini gerçekleştirebilirler.Zaten tam öğrenme modeli ?öğrencinin eğitim ortamlarında aktif olmasını,öğrenme etkinliklerini kendi öğrenme düzeyine göre gerçekleştirerek bilgiyi özümsemesini ve değişik durumlarda öğrendiği bilgileri kullanabilme alışkanlığını kazanabilmesi? görüşlerini ileri sürmektedir.
Ders çalışmanın kelime anlamı: ? Öğretmenin işleyeceği derse hazırlık olarak öğrencilere vermiş olduğu ödevlerin (Önnotlarım) ders saatleri dışında öğrenciler tarafından yapılması ve sınıfa, derse ön hazırlık yapılarak, hazırbulunuşluluk düzeyi yüksek bir şekilde gelinmesi? diye tanımlayabiliriz.Öğretmen tarafından verilen önnotu tam anlamıyla üzerinde düşünerek çözmek dersin derste anlaşılması bakımından son derece önemlidir.Sistemli çalışmanın sonucu olarak insanlar başarıya ulaşırlar.Neyi, niçin öğrendiğini bilen öğrenci, öğreneceği materyali kendi zihninde anlamlı hale getirebilir.Amaçsızca öğrenilen materyalin unutulması, amaçlı öğrenilenlere göre daha hızlı olabilmektedir.O zaman ?anlamlı öğrenmeyi? nasıl sağlayabiliriz ?
Her hangi bir eğitsel etkinlikte konu bazında ?düşünce süreçleriyle? ilgili olarak şu soruların öğretmenler ve öğrenciler tarafından yanıtlanması ?anlamlı öğrenme? için fayda sağlayabilecektir.
|
Öğretmenin Konuyu Tetkik Ederken Yanıtlayacağı Sorular |
Öğrencinin Konuyu Tetkik Ederken Yanıtlayacağı Sorular |
|
|
|
Öğretmenler, derse hazırlık aşamasında, planlama faaliyetlerinde ve durumsal çalışma örnekleri hazırlamada bu sorulara verecekleri yanıtlarla istendik hedef davranışların öğrenciler tarafından gösterilmesine katkıda bulunabileceklerdir. Çünkü bireyler;
Gördüklerinin % 83?ünü
İşittiklerinin % 11?ini
Kokladıklarının %3,5?unu
Dokunduklarının % 1,5?unu
Tattıklarının % 1?ini öğrenirler.
Bunun yanında öğrenci ile ilgili olarak öğretmenler tarafından şu soruların yanıtlanması planlı eğitim öğretim faaliyetlerinin düzenlenmesine fayda getirebilecektir.
Ø Konu öğrenciye seçme ve tercih olanağı veriyor mu?
Ø Konu öğrencinin ?bunu önceden hiç fark etmemiştim? demesine yol açıyor mu?
Ø Konu öğrencide merak yaratıyor mu?
Ø Konu öğrenci için ilginç mi?
Ø Konuda çok tekrar var mı?
Ø Konu öğrenciyi sıkıyor mu?
Ø Konu öğrenci için çok zor mu ? , Çok kolay mı ?
Ø Konu öğrencileri birlikte çalışmaya götürüyor mu ?
Ø Öğrencinin başka etkinlikleri öğrenmesine yol açıyor mu ?
Ø Öğrencinin hataları için önlem alınmış mı ?
Ø Öğrenci hatasını kabul ediyor mu?
Öğretmen açısından bu soruların yanıtlanması, planlı eğitim öğretim etkinliklerine katkıları
Ve hedef davranışların öğrenciler tarafından gösterebilme derecesini artıracağından dolayı önemi büyüktür.Öğrenci açısından ise, bu soruların varlığının bilinmesi sistemli ders çalışabilmelerine yapacağı katkıları artıracağı gibi hangi konunun ne maksatla öğretileceğinin anlaşılabilmesine de yardımcı olabilecektir.
Günümüz toplumunda bireyler yaptıkları her etkinlikte sistemli düşünmek zorundadırlar.Eğer hedefimiz her yaptığımız etkinliğin sonucunda başarıya ulaşmak ise ona göre bir strateji geliştirmek durumundayız.Amacımızı belirlememiz, bu amaç doğrultusunda bizi amacımıza ulaşmaktan alıkoyabilecek faktörleri ortadan kaldırmak başarı için gerekli olacaktır.Başarılı insanların hayat hikayelerine baktığımızda ?başarısızlık? diye bir kelimeye ya da kavrama hayat felsefelerinde yer vermediklerini görmekteyiz.O halde öğrenci olarak kendi öğrenme düzeyimize, kendi yaşantılarımızla edinmiş olduğumuz eğitsel tecrübeleri en üst düzeye çıkarabilme uğraşı içinde olmalıyız.Çünkü hedeflerimize sadece bireysel çalışmalarımızın sonucunda ulaşabiliriz.Verilen proje ve performans görevlerini ya da ödevleri günü gününe ve sistemli bir şekilde analiz ederek çözersek hem derste dersi anlayabilmek için önkoşul öğrenmeleri sağlamış hem de başarılı olmamızı engelleyen etmenleri ortadan kaldırmış oluruz.

