- "2011 yılında sigarayı boşladım, çok şükür bir daha da kullanmadım. Sigara içenler de bir an önce bıraksınlar. Bırakmadıkları zaman bu hastalık insanı götürüyor"
- Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Selim Yalçın:
- "Kanserin özellikle etiyolojik faktörlerini göz önünde bulundurursak sigara en büyük yeri işgal ediyor. O yüzden en önemli şey, sigaradan uzak durmak ve bu konuda farkındalık oluşturmak"
- Kırıkkale'de 10 yıl içerisinde ikinci kez nükseden akciğer kanserini, ardından da lösemiyi yenen 73 yaşındaki Vahit Uysal, vatandaşlara bir an önce sigarayı bırakmaları çağrısında bulundu.
Vahit Uysal, AA muhabirine, 2011'de akciğer kanserine yakalandığını ve 2012 yılında bu nedenle Ankara'da ameliyat olduğunu anlattı.
Ameliyat sonrasında tedavisinin Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde sürdüğünü belirten Uysal, akciğer kanseri tedavisi görürken lösemiye de yakalandığını belirterek daha sonra tedavi için Ankara'ya sevk edildiğini dile getirdi.
Ankara'daki tedaviden memnun kalmadığı için yine Kırıkkale'ye geldiğini aktaran Uysal, şöyle devam etti:
"Hocama 'Ben ölürsem burada öleyim, benim tedavimi siz yapacaksınız' dedim. Hastalıklarım sırasında çok önemli sıkıntı veya çile çekmedim. Ameliyat öncesi ve sonrasında zorluk çektim. İltihabı kurutamadılar. Şimdi de 3 ayda bir Selim hocama geliyorum. Allah razı olsun.
Hastalık öncesinde çok sigara içiyordum. Günlük 2 paket kullanıyordum. 2011 yılında sigarayı boşladım, çok şükür bir daha da kullanmadım. Sigara içenler de bir an önce bıraksınlar. Bırakmadıkları zaman bu hastalık insanı götürüyor. Herkes lütfen sigarayı bıraksın ve doktorların dediklerini dinlesinler."
Uysal, şu anda sağlık durumunun iyi olduğunu ifade ederek tüm hastalara da şifa diledi.
- Yurt dışındaki tedavilerin hemen hemen hepsi uygulanabiliyor
Uysal'ın tedavisini gerçekleştiren Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Selim Yalçın da akciğer kanserinin dünyada çok önemli bir yer işgal ettiğine dikkati çekti.
Akciğer kanserinin erkeklerin ölüm sebeplerinde ilk sırada olduğunu anlatan Yalçın, "Kadınlarda da 3. derece sıklıkla görülmesine rağmen ölümlerde hemen hemen birinci sıraya yerleşmiş önemli bir kanser. Kasım da Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı ilan edildi. Kanserin özellikle etiyolojik faktörlerini (bilimsel nedenleri) göz önünde bulundurursak sigara en büyük yeri işgal ediyor. O yüzden en önemli şey, sigaradan uzak durmak ve bu konuda farkındalık oluşturmak. Kasım ayı da bu nedenle çok önemli." ifadelerini kullandı.
Yalçın, Vahit Uysal'a 2011'de akciğer kanseri teşhisi konduğunu ancak erken evre olduğu için ameliyat edildiğini sonrasında da tamamlayıcı tedavilerini aldığını aktardı.
Hastanın düzenli şekilde kontrollerine geldiği anlatan Yalçın, "Kontroller sırasında hastalığın tekrarını, ileri evresini yakaladık. Bunun üzerine tekrardan tedavisini aldı. Bu süreç içerisinde kontroller sayesinde bir de lösemiye yakalandığını tespit ettik. Onun da tedavisini aldı ve şu anda çok iyi. Her iki hastalığı da remisyonda. Kendisi çok şanslı. Hem sigaradan uzak duruyor hem de sürekli kontrollerine geliyor." dedi.
Yalçın, akciğer kanseri tedavisinde uzun süreler kemoterapiyle ilerlediklerini ancak artık bireyselleşmiş tedaviler, immünoterapi ve akıllı ilaçların bu hastalıkta devreye girdiğini belirterek özellikle hastalığı ilerlemiş kişilerde bunları daha sık kullandıklarını anlattı.
Yalçın, hastalarda bu ilaçların çok faydasını gördüklerini ve yurt dışındaki tedavilerin hemen hemen hepsini uygulayabildiklerini kaydetti.