Bugün Miraç gecesini Kabe’nin on binlerce şubesi olan camilerimizde ihya edeceğiz inşallah.Efendimiz aleyhissalatuvesselam'ın Risalet’inin 11. yılında miladi 621’de çıkmış olduğu İsra yolculuğu ve Miraç mucizesini İnşallah bugün idrak edeceğiz. Bir cümle ile tarif edecek olursak;İsra yeryüzündeki gece yürüyüşüdür, Miraç ise gökyüzüne olan süzülüştür.
Yeryüzünde Yürüyemeyen, Gökyüzüne Süzülemez
Efendimiz yaşamındagece ibadetleriyle maveraya süzülmüş, gündüzüyle Mekke ve civarında adımlamadığı, ziyaret etmediği bir hane bırakmayarak yüreklere yürümüştür. Bunun karşılığında en zor zamanda manevi bir ziyafetle ikrama mazhar olmuştur. Bu bağlamda Allah için gayret, say ve koşturması olmayan, yeryüzünde kendisine has özgün bir yürüyüşü ve şahsiyetli bir duruşu bulunmayanMüslümanca bir hayatı sürdüremeyen kimsenin gökyüzüne süzülmesi ve ibadetlerinden lezzet alması söz konusu olamaz.Yine say-i, gayreti ve himmeti olmayanın miracı gerçekleşemez. Çünkü insan himmeti kadar ve derdi kadar vardır.Derdi davası olmayanın, tasası olmayanın, kaygısıve kavgası olmayanın yücelişinin gerçekleşmesi söz konusu değildir. Hedef ve gayesi sadece geçici zevkler olan insanın bedeni hazların karargâhı olur.
Kendi Yürüyüşünü Unutan, Emanet Kanatlarla Uçamaz
Kendi yürüyüşünü unutan kişi, emanet kanatlarla uçamaz. Modern insan modern kavramlar ve düzenlerle, ismi modern ancak kendi ilkel olan izmlerle kendi yürüyüşünü unutabiliyor. Kendi yürüyüşünü unutup başkalarının yürüyüşünü taklit edenler, başka kanatlarla uçmaya çalışanlar bir süre sonra onların yürüyüşünü de kendi yürüyüşünü de unutabiliyor. Başka yapay ve sentetik kanatlar onu yere çalabiliyor.Etken değil edilgen, aktif değil pasif, zinde değil gafil konumuna düştüğünde rüzgârın önünde bir çer çöp gibi savrulabiliyor.Bu sebeple yürüyüşünü, kendi müstakim duruşunu unutan kimse ödünç aldığı yapay ve emanet başka kanatlarla uçamaz.
Gecesi Olmayanın, Miracı Gerçekleşemez
Yine gecesi olmayanın, seher'i olmayanın, gecesini idrak edemeyenin, gecesini kıyamda ve rükûda secdelerde gözyaşı ile ıslatmayanın huşusu ve hu’dusu eksik olur.Namazı Miraç’tan uzak hale gelir. Mekke’de Efendimize ilk emirlerden biri de gecenin az bir kısmı hariç gece ibadetinin emredilmedir. Rabbinin adıyla okumak, uyarmak, yazmak ve gece ayağa kalkmak nebevi yolun olmazsa olmazlarıdır.
Say’i Olmayanın, Zemzemi Yoktur
Say’i olmayanın, yana döne insanların imanını kurtarmaya kalkmayanın, imana susamış İsmaillere su aramayanın İsmailleri yitik zemzemi de kayıptır. İsmailleri kurtarmanın, zemzemi bulmanın tek yolu koşturmak, mücadele dolu bir hayata adım atmaktır.Taif’i olmayanın, hüzün yılını yaşamayanın, davası uğruna hakaret ve iftiraya maruz kalmayanın İsra ve Miracı’da,Medine'side yoktur.
İhanet ve iftiraya uğramışlığı, kuyusu ve zindanı olmayanın sarayı yoktur. Yusuf gibi zindandan geçmeden, kuyuya atılmadan, imtihanlardan geçmeden saray yoktur.Nuh gibi 950 yıl yalanlanmadan, evlat ve hanımın inkarına ve isyanına maruz kalmadan karadan gemiyi yürütmek kolay olmasa gerek. İbrahim gibi Nemruda başkaldırmadan, ateşlere atılmadan, hicretlere zorlanmadan, hanım ve çocukla imtihan edilemeden Kâbe inşası sana nasip olur mu sanıyorsun.
Aksa Davası Olmayanın Kutsalı Yoktur
Ziyaret edilmesi ibadet olan üç kutsal mescidimiz var yeryüzünde. Mekke’de ki Mescidi Haram, Medine’de Mescidi Nebi, Kudüs’te Mescidi Aksa. Yüce Rabbimiz Efendimizi Mekke’den de Miraca çıkarabilirdi. Ancak Efendimizi Kudüs ve Mescidi Aksa’dan Miraca yükselterek kıyamete kadar sürecek ebedi bir mesaj verdi. Kudüs Mekke’den ayrı düşünülemez. Rabbimiz; Kudüs, Mekke ve Medine’yi ebediyen kardeş kutsal başkentler kılmıştır. ''Yüreğimin yarısı Mekke'dir, geri kalanı da Medine'dir. Üstünde bir tül gibi Kudüs vardır.'' diyen şair yürek yangını olan Kudüs’ü ne güzel de Mekke ve Medine üzerinde ki tüle benzetmiştir. İnce ve narin sevdalarımızın üstüne ancak Kudüs tülü yakışır.
Bu dileklerle Miracın Ümmetin yükseliş ve dirilişine vesile olmasını diliyor. Kudüs ve Askalan murabıtlarına yüce Allah’tan yeni zaferler temenni ediyorum. Ferdi ve bireysel miraç olan namazımızın yeni nesillerimizin de bir aşkı haline gelmesini evlatlarımızı alay-ı illiyine yüceltmesini diliyorum.