BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

İnsanoğlu olarak başınıza gelenlerden ders almama gibi, ne yazık ki olumsuz ve kötü hem de çok kötü bir  huyumuz var. Bu konuda da  ders almamada maalesef  ısrarcıyız.

 

            Çoğu zaman bu durumlara daha önceden düşmüş olmamıza  rağmen yine düşeriz. Yapmamamız gerekeni yapar, yapmamız gerekeni de  yapmayız. Üstelik  bu deneme yanılma  ile öğrenme işini önce yaşadığımız tatsız olaylar nedeniyle acı olarak yaşamamıza rağmen. Sıcak çay bardağına elini sürekli uzatmak isteyen kızımın elini tutup sıcak bardağa değdir dikten sonra bir daha elini sıcak bardağa uzatmadı. Hemen öğrendi ve düştüğü yanlışa bir daha düşmek istemedi  minik beyni bunu böyle kayıt etti.

 

            Yetişkinler olarak  da bizlerin bu tür çok da şahit olduğumuz yada düştüğümüz durumları  göre göre, yaşaya yaşaya ne yazık ki tekrar ediyoruz ve bunlarda yeteri kadar ders almıyor yada ders çıkarmıyoruz. Buna en belirgin örnek de  geçen gün ve daha önceki günlerde  dikkatimi çeken bir  durum oldu. O da şu cenazemiz oluyor, yakınlarımız vefat ediyor, anamız, babamız ve en yakınlarımız bunları dini vecibeler gereği alıp camiye getiriyoruz. Çünkü cenaze namazlarının kılınması ve sonrasında  defin edilmesi gerekiyor.

 

            Buraya kadar güzel bir çoğu cenaze ile gelenler vefat edenini çoluğu çocuğu akrabası, eşi dostu  bunların  çoğu mevtanın o ana kadarki yaşamını bilen veya onunla yaşayan hastalığına, sağlığına şahit olan belki de daha dün onunla yemek yiyip  şaka  yapanlardan oluşuyor. Oysa  bu ademoğlu artık sessiz sedasız musalla taşında yatıyor. Şimdi  bu manzara bizlere bir ders değil de nedir?

 

            Bizler musalla taşının üstündeki tabutun başında beklerken, ölümün hesap için mizanın kurulacağının  acı ve gerçek boyutta göstergesi ile karşı karşıyayız. Tam bu noktada da ezan  okunuyor cemaat saf tutuyor. Bakıyorsunuz ki cenaze sahiplerinden bazıları  camiye girmiyor, namaza durmuyor. Namaz sonrası cenaze namazına (bazıları onu da yapmıyor) iştirak ederek cenaze namazı kılıyor sadece.

 

            İşte ben burada kopuyorum mazereti olanlara bir şey demiyorum. Cami havlusunda  cenazeyi getirip mazereti yok ise sadece cenaze namazını kılıp vakit namazını kılmadan  bu vakitte sağda solda oyalananların ve bizlerin  cenazede  hiç  ders almadığımızın ve o mevtanın dün yaşadığı  bugün yok olduğunun gerçeğinden  uzak olduğumuzun açık ifadesi ve göstergesidir.

 

            Hiç değilse bu vakti  cenaze namazından  önce camiye girerek vakit namazını eda etmek ve daha sonrada cenaze namazına iştirak etmek daha güzel olmaz mı ? İşte bu noktada Musalla taşında yatan Mevtanın camiye girip namaza durmayan en başta varsa orada olunan çocuklarına, eş ve dostlarına neyi bekliyorsun girsenize içeri durun yaratanın divanına sürün alnınızı secdeye  fırsatınız varken diye feryadını duyar gibiyim.

            Öte yandan, inançlı bir insanın bunu    yapmasından  doğal daha ne olabilir?

Bence, yaşadıklarından ve gördüklerinden ders almamaya en belirgin bir örnek  budur. Buna benzer bir çok olaylara şahit oluyor veya yaşıyoruz. İşte onlardan bir tane daha vereyim. Hastanenin onkoloji bölümünden hasta ziyaretinden dönüşte asansörde beraber indiğimiz yaşıda kemale ermiş bir ziyaretçinin parmağında tutuğu dışarı çıkar çıkmaz yakmaya hazırladığı sigarayı görünce dayanamadım “bu hastanede yatan çoğu hasta o sigarayı içtikleri için buradalar” dedim gülerek ”biliyorum” diye cevapladı ve beraber dışarı çıkınca keyifle sigarasını yaktı.

    Gördükleri hiç bir anlam ifade etmemiş ders alma söz konusu değil durum bu dostlar..

 

 

 

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.