BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

         Necip Fazıl Kısakürek? Sultanü?ş-şuara?

26 Mayıs 1905?te doğdu, 25 Mayıs 1983?te Hakk?ın rahmetine kavuştu. Büyük mücadelelerle dolu bir ömür tüketti. ?Üstad? adı en çok ona yakıştı.

        Rahmetli Mehmet Akif İnan 1983?te Mavera dergisinde çıkan bir yazısında N. Fazıl?a ?Üstad denilmesiyle ilgili şu cümlelere yer veriyor:

        ?Kimi yazarlara, bilginlere bazı dostları veya çırak- ları tarafından bazen daima ve bazen de arada sırada söylenen ?Üstad? sıfatı, Türkiye?de, en az kırk yıl, her zaman ve her yerde ve herkes tarafından, sürekli olarak yalnızca Necip Fazıl?a pardon yalnızca Üstad?a lâyık bir unvan olarak kullanıldı.

        Parti başkanları yahut bakanlar sorardı: ?Üstad teşrif ettiler mi??
        Üniversite hocaları konuşurdu: ?Üstad, Büyük Doğu?yu çıkaracak yine.?

        Ve halktan vatandaş, dernek yöneticilerinden isterdi:
        ?Üstad?ı konferansa ne zaman davet edeceksiniz??

        Üstad?ı dinleyip de yahut okuyup da benimsemeyen insana rastlamak zordu. Öyle bir etkileme gücü vardı.?

        ?

        1970?li yıllarda liselerde veya üniversitelerde okuyan birçok gencin ?Sakarya? adlı şiirini yudum yudum içip bambaşka bir hız ve heyecanla gönüllerinde devleştirdikleri bir dava adamı, bir idealist?

        Bugün de bir araştırma yapılsa şiirleri en çok ezberlenen en çok okunan şair olarak tescil edileceğini tahmin ettiğim bir söz sultanı? Hayatının kendisi için çok önemli bir dönemecinde sanat anlayışını;

        ?Anladım işi sanat Allah?ı aramakmış

         Marifet bu, gerisi yalnız çelik çomakmış?

Mısralarıyla ifade eden, şiirle yola çıkıp pek çok alanda eser veren ?fikir çilesi?nden büyük işkence tanımamış bir mütefekkir.

        Tarihimizi, kültürümüzü, medeniyetimizi iyi tanıyan ve son asırlarda özellikle Batı?dan esen moda rüzgârları karşısında önce sendeleyen, bağrını tümüyle bu rüzgârlara açtıktan sonra da kendini kaybeden bir toplumda kaybettiklerini düştüğü yerde arayacağına başka diyarlara savrularak arayan milletimizin hazin hikâyesini anlatıp duran ve ayağa kalkması için mücadelenin her türlüsünü yılmadan yürüten bir deli yürek?

            ...

        Adından yaşarken de çok söz ettirdi; fakat vefatından sonra daha çok yad edildi, ediliyor, edilecek.

        Üstad?ın zeki ve hazırcevap kişiliğiyle ilgili pek çok anekdot anlatılır. Bunlardan biri var ki Yahudilerin Filistin?de Gazze?de akıl almaz zulümler icra ettikleri günümüzde zalimlerin karakterini bakın nasıl ifade ediyor:

 

Necip Fazıl Kısakürek, ?Yahudiler hakkında ne düşünüyorsunuz?? sorusuna şu cevabı vermişti:

        - Yahudiler mi dediniz? Onlar yumurtalarını pişirmek için dünyayı ateşe veren lanetlilerdir

        Vefatının 27. yıl dönümünde ?Üstad?ın Davetiye adlı bir şiirini rahmetlinin eserleri ve fikirleri için yapılmış olup sonsuza kadar geçerliliğini muhafaza edeceğini düşündüğüm bir çağrı olarak sizlerle paylaşmak istiyorum.

             DAVETİYE

 

          Telli pullu, anlı , şanlı bir gelin;

          Aynalar, gelin !

          Bir güzel ki, en güzeli güzelin;

          Gönüller, gelin!

          Sonsuz gerçek, habercisi ezelin;

          Kitaplar, gelin!

          Ey karanlık, gelmektedir ecelin;

          Işıklar, gelin !

          Toplanın hep, derlenin hep, düzelin;

          Yığınlar, gelin !

          En güzeli, en güzeli, güzelin;

          Habercisi, habercisi. ezelin;

          Tellerinde şafak söken bir gelin;

          Anneler , babalar, çocuklar , gelin !..

        Selam ve dua ile?             25 Mayıs 2010

        Hacı Halim Kartal

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.