5 Aralık 2025, Cuma
22:32
23.07.2025
MANSET_ALTI Reklam Alanı

Başörtüsü birçok partinin ve siyasetçinin başını yedi, işte bir baş yeme davası daha açıldı bakalım hayırlısı. 1955 yılından beri uzaktan yakından bildiğim duyduğum takip ettiğim kadarı ile son elli yılda neler neler gördüm.

Bizim ülkemizde öyle garip olaylar oluyor ki bunlar bazen insanın havsalasını allak bullak edecek nitelikte cereyan ediyor. Bu gibi siyasi hadiseler, ihtilaller, parti kapatmalar, muhtıralar öyle bir zamanda yapılıyor ki tam da bir partinin iktidarda olduğu, ülkeyi tam bir istikrar içinde, ekonomisi düzlüğe çıkmış, dış ülkelerde itibar kazanmış, dünyaya kendini duyurup ispatlamış hale getirmişken işte tam bu zamanı seçiyor birileri ve partiyi, hem de iktidardaki hem de 6-7 ay önce ülke seçmeninden yüzde 47 oy almış bir partiyi kapatmaya çalışıyorlar. Bunu iyi takip ediyor bilinmeyen birileri veya bilinmeyen şer güçler tarafından kullanıldığının sandığım piyonlar, ortaya çıkıp bir çamur atıyor, temizleninceye kadar ülke hemen bir karamsarlığın, bir çıkmazın, bir kaosun, bir ekonomik çöküntünün içine çekiliveriyor. Keşke bu dava parti kapatma yönünde değil de şahıslar üzerinde dokunulmazlıklar hakkında verilse daha dikkate değer olurdu sanki.

Bunlardan mutlaka nemalanan birileri var sanırım yoksa durup dururken arı kovanına çomak sokmak niye? İşte bu son olayda savcı beyin açtığı dava bunların birer göstergesi. Bundan evvel de bunun gibi çok savcılar çıktı ve bazı partilerin kapatılması için fezleke hazırladı, partiler kapatıldı ülke bunlardan dolayı, ihtilallerden dolayı çok büyük zararlara uğradı, çok büyük hak kayıplarına uğradı, çok büyük dış itibar kaybetti işte yıllardır AB?ye giremeyişimizin sebebi de bunlar olsa gerektir.

AKP iktidarı şu son günlerde büyük bir dış itibar kazanmış, ordu Kuzey Irak?ta ve içte PKK?nın belini kırmış, bundan ekonomi hiç etkilenmemmiş. Ülke insanının hasret duyduğu tek parti iktidarı, içte ve dışta çalışmalar, gerek sosyal güvenliğin tek çatı altına alınması, vatandaşların hastane ayrımından kurtarılması, gerekse paramızın itibar kazanması, enflasyonun ve faizlerin büyük oranda düşmesi, halkın kendine ve hükümetine güvenmesi, bir çok yapılması zor işlerde elini taşın altına koyarak siyasi rant düşünmeden bu işlere imza atması gibi birçok uygulama hayata geçirimli. Her şeyde aşağı yukarı başarı sağlamış bir hükümet?

Acaba şimdi birden bire ne oldu da hemen laiklik tehlikeye giriverdi, ne oldu da söylemler, icraatlar suça dönüştü, ben de halk da anlamış değiliz.

AKP?yi kapatma için açılan dava gerekçesindeki suçlamalara bakar mısınız? Bu suçlamalara çocuklar bile gülerler. İçkiyi yasak etmek, başörtüsünü serbest etmek falan filan.

Bu memleketin yüzde 70-80?inin isteği olan başörtü özgürlüğü, trafikte bunca canlar alan içkinin yasak edilmesi suç sayılabiliyorsa pes doğrusu. Çıplak gezmeye yasak olmasın, içki içmeye yasak olmasın, fuhuş yapmaya yasak olmasın, kumar oynamaya yasak olmasın. Laiklik çağdaşlık bu mu? Buna çağdaşlık diyenlere yuh olsun

Beyler halkın içine çıkıp onlarla konuşun, sadece kendi çevrenize kapanıp at gözlüğü ile bakmayın. Çıkın Anadolu?ya bir sorun, bir anket yapın Türk halkı içersinde. Gerçi bunları yapmak sizin işinize gelmez, bu ülkede sizlerin çocukları okur, fakir Anadolu genci okumaz, onlar idareye karışmaz, eğer okur da memleket idaresine kalkışırlarsa siyasette sizlerin saltanatınız sona erer değil mi?

Ben bu yaşım itibari ile şu kanaate vardım değerli okurlar, bilmem yanılıyor muyum? Bu ülke insanı artık siyasi esareti kabul etmiyor, sizlerin istediği şeylerin tam zıddını yapıyor ama bunları bilerek yapıyor, eskiden olduğu gibi takım tutarcasına parti tutmak devri geçti artık yoksa öyle olmasaydı bazı köklü partiler yüzde onlara, on üçlere kadar inmezlerdi.

Bundan önceki parti kapatma davası açan savcılar bugün yanlışlarını, ülkeye verdikleri zararı sadece şahsi kinlerinden dolayı bunları yaptıklarını itiraf ediyorlar, ama ne yazık ki olan bu ülke insanına oluyor.

Şu gerçeği hiç kimse unutmasın: İnsanların bazı yaptıkları kin beslediklerinin çıkarına olur ve diğer partilerin de zararına olur, daha yakın zamanda yaşamadık mı bunları? Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi yaşananlar neye yaradı, 22 Temmuz seçimlerinde AKP?ye artı oylar getirdi. Şimdi yine yakında yerel seçimler var, işte yüzde47 oranı yüzde 75-80?lere çıkar. Bu yapılanların gereği de budur, bu işi ya bilerek yapıyorlar ya da bilemeyerek AKP?ye yardım ediyorlar. Tam da seçim arifesine denk gelmesi bir tesadüf müdür sizce, ne dersiniz? Çünkü seçilen zamanlama çok bilinçli seçilmiş gibi bence. Saygılarımla?


ICERIK_ARASI Reklam Alanı
Etiketler: #yazilar
SOL1 Reklam Alanı

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ

MOBIL_UST Reklam Alanı
Alt Banner Reklamı