? Kim haksız yere bir cana kıyarsa, bütün insanları öldürmüş gibi olur?? Maide 32
? Suçsuz birini öldürmek için rüşvet alana yazıklar olsun ? Tevrat - Yasa 27/ 25
? Bir yanağınıza vurana öbür yanağınızı da çevirin? ? Luka 6/ 29
Daha birkaç gün önceki yazımda; yeni bir yıla girdiğimizi, insanların umutla geleceğe bakmalarını, hayatın her anından yaşadığı, nefes aldığı sürece tadını çıkarmasından bahsetmiştim. İnsanın geçmişe bağlı kalmamasını ve ? yeni türküler söylemesi ? gerektiğini vurgulamıştım.
Ama gelin görün ki 2 gün önce meydana gelen o korkunç, ürpertici, vahşi, cani haberi alıncaya kadar. Anlaşılan odur ki dünya yine eski yerinde kalacak, canililer caniliklerini yapmaya, mazlumlar ezilmeye, ayağında giyecek bir ayakkabısı bile olmayan Filistinli çocuk, ülkesini savunmak için üzerine yağan bombalara karşı elindeki tek silahı olan sapanla taş atmaya devam edecek ve tüm dünya halkı da yalandan kınamalar yayınlayacak ve hiç kimse bir şey yapmayacaktır.
Peki, bu acımasız savaş nedendir ve niçindir? Kudüs ve Mescid ? i Aksa yalnızca Musevilerin mi dir?
Kudüs ve Mescid- i Aksa, Allah Teâlâ tarafından gönderilen 3 ilahi din tarafından da kutsal kabul edilen bir şehirdir. Yahudiler için kutsallığı, Süleyman mabedinin burada bulunması ve Yahudilerin Kudüs?ü Allahın evi olarak görmesindendir.
Hıristiyanlar için kutsallığı ise; Hz. İsa?nın yakalanıp, çarmıha gerildiği sanıldığı yere yapılan kilise sebebiyledir.
Müslümanlar için önemi ise, Peygamberimizin Miladi 620 yılında bir gece Cenabı Allah tarafından kuluna ayetlerini göstermek için, Mescid-i Haram?dan ( Kâbe ) etrafını mübarek kıldığı Mescid ? i Aksa? ya ( Kudüs ) getirilmesi oradan da göklere yükseltilemesi bakımından önemlidir.
Ayrıca Müslümanlar tarafından bir başka önemi daha vardır ki o da, Peygamberimiz Mekke?den Medine?ye hicret ettiği zaman sırf Yahudilerin gönlünü kazanmak, onların kalbini İslam?a ısındırmak, ortak bir kelime üzerinde buluşmak için Peygamberimiz on altı ay boyunca Allah?ın emriyle Kâbe yerine Mescid ? i Aksa'ya yönelerek ibadet etmiştir.
Ama ısınmış mıdır bu ? buz adamların ? kalpleri İslam?a? Cevap: Hayır!!! Bırakın İslam?a ısınmayı, Hz. Muhammed?e inanmayı onla dalga geçmişler ? Muhammed kıblesini dahi bilmekten aciz bir insandı. Bize bakarak kıblesini öğrendi ? deme cesaretini kendilerinde görebilmişlerdir.
Kur?an-ı Kerim incelendiği zaman Allah, Yahudi halkına verdiği nimetleri tek tek sayıyor. Her gün bedava bıldırcın eti ve helva vermekten tutunda çölün ortasında susuzluklarını gidermek için kayadan su çıkarmak, Firavun?un zulmünden kurtarmak için Kızıldenizi ikiye ayırmak gibi pek çok nimetten bahsediyor. Peki, en çok Peygamberin kendilerine gönderildiği bu millet, yaratıcılarına bu kadar nimete karşı teşekkür mü etmişlerdir yoksa nankörlük mü etmişlerdir?
? Ey Musa biz her gün bıldırcın yemeden bıktık, rabbine söyle de bize soğan, sarımsak, mercimek versin? Ey Musa söyle rabbine biz onu apaçık bir biçimde görmedikçe kendisine inanmayız? Ey Musa söyle rabbine keseceğimiz ineğin rengi nedir? Nitelikleri nelerdir? Bize bir açıklayıversin? ? gibi şuursuz, alaycı ve alçakça cümleler kurabilme cesaretini kendilerinde bulabilmişlerdir.
Kalpleri mühürlenmiş, ? Aşağılık maymunlar olmuş ?, kutsal kitaplarını değiştirmiş, Peygamberlerini öldürmüş, gerçeği adları gibi bildikleri halde söyleyememiş, Ahireti dünya hayatı ile değişmiş, gazaba uğramış, lanetlenmiş, Allah?ın rahmetinden kovulmuş, buzağıyı tanrı edinip tapmış, verilen onca nimete karşılık nankörlük etmiş, itaat yerine isyanı seçen bir milletten zaten çok da güzel şeyler beklemek hayal olur, safdillik olur.
Sayın Başbakanımız, İsrail başbakanı için ? Bu barışa indirilmiş bir darbedir. Bana verdiği sözü tutmadı. Onun için bir daha onunla görüşmeyeceğim ? diyor. Ben de diyorum ki ? Bu peygamber katili millet, Allah?a verdikleri sözleri bile tutmamışken, bir insana verdikleri sözü tutmaları beklenemezdi zaten. ? Kuran ? ı Kerimde tam on üç yerde, İsrailoğullarının Allah?a verdikleri sözü tutmadıklarından bahsediliyor.
Maalesef dünya; zalimle mazlumun, ezenle ezilenin, güçlü ile zayıfın mücadelesi haline gelmiştir. Biz Müslümanlar elimizden ne geliyorsa, ne yapmamız gerekiyorsa herkes gücü ölçüsünde bu zulümle mücadele etmelidir. Peygamberimizin de söylediği gibi ? Sizden biriniz bir kötülük gördüğü zaman onu eliyle düzeltsin. Buna gücü yetmezse diliyle düzeltsin. Buna da gücü yetmezse kalbiyle buğzetsin ( kin beslesin, kınasın ) ?
Şehitlerimize Allah?tan rahmet, tüm dünya Müslümanlarına başsağlığı diliyorum?
NOT ETTİKLERİM: Bir İsrailli çocuk ile Filistinli çocuk aralarında konuşmaktadırlar:
İsrailli Çocuk: ? Babam bana siz Arapların, şeytan, terörist ve hayvan olduğunu söyledi.?
Filistinli Çocuk: ? Benim babam bana bir şey diyemiyor, çünkü sizinkiler onu katletti.?
İzzet eker [email protected]

