Trafik Canavarına Kurban Giden Değerlerimiz ve Adalet Arayışı
Bugün bir kez daha yüreğimiz yandı. Ahmet Ekizer gibi değerli bir insanı, bisiklet sevdalısı, doğa aşığı örnek bir şahsiyeti trafik kazasında kaybettik. Bu acı olay, bir kez daha gösterdi ki bu ülkede insan hayatı, yeşil vatan, çevre ve can güvenliği maalesef kıymetsiz. Her gün onlarca insanımızı trafikte kaybediyor, sakat bırakıyoruz. Peki, neden?
İnsan Hayatı Neden Bu Kadar Ucuz?
Bisiklete binmek tehlikeli, motora binmek tehlikeli, arabaya binmek tehlikeli, hatta kaldırımda yürümek bile tehlikeli! Çünkü trafikte sorumsuzluk, aşırı hız, dikkatsizlik ve cezasızlık kültürü hâkim. Bir sürücü, aşırı hız yapıp bir yayaya çarpıyor, üç ay sonra serbest. Alkollü araç kullanıp aile reisini öldürüyor, birkaç yıl sonra dışarıda. Bu adalet mi?
Her gün yeni bir acıyla uyanıyoruz: Çocuklar babasız, eşler dul, aileler yıkılıyor. Peki, bu cinayetlerin cezasını kim çekiyor? Trafik canavarına dönüşen sürücüler, birkaç yıl hapis (hatta bazen para cezası) ile kurtuluyor. Oysa İslam’ın emri açık: "Kısasta hayat vardır." (Bakara, 179)
Cezasızlık Kültürü Suçu Teşvik Ediyor
Eğer bir toplumda "Ne olacak, en fazla birkaç yıla çıkarım" mantığı hâkimse, suç artar. Bugün trafikte can alanlar, yarın başka cinayetler işler. Çünkü ceza caydırıcı değil. Adalet, sadece sabrı değil, caydırıcılığı da gerektirir.
Allah (c.c.) şöyle buyuruyor:
"Ey akıl sahipleri! Kısasta sizin için hayat vardır. Umulur ki sakınırsınız." (Bakara, 179)
Bugünkü sistemde ise "kısas" yok, caydırıcı ceza yok. Sonuç? Her gün yeni acılar...
Çözüm: Kısas ve Caydırıcı Cezalar
Ölüme sebep olan trafik kazalarında kasten adam muamelesi yapılmalı. Eğer sürücü aşırı hız, alkol veya kural ihlali yaparak birini öldürdüyse, bunun cezası basit bir trafik kusuru değil, cinayet olarak görülmeli.
Tazminat ve hapis yetmez, kısas uygulanmalı. Can alan, canıyla hesap vermeli ki başkaları ibret alsın.
Trafik eğitimi ve denetimler artırılmalı. Ehliyet almak kolay değil, zor olmalı.
Son Söz: Adalet İstiyoruz!
Ahmet Ekizer kardeşimiz gibi nicelerini kaybettik. Artık yeter! "Şeriat istiyorum" demek, adalet istemektir. "Kısas istiyorum" demek, insan hayatının kıymetini bilmektir.
Bugün bisiklete binen, yolda yürüyen herkes korku içinde. Bu korku, adaletsizliğin eseridir. Rabbimiz buyuruyor:
"Kim bir cana kıymamış veya yeryüzünde bozgunculuk çıkarmamış birisini öldürürse, sanki bütün insanları öldürmüş gibidir." (Maide, 32)
Öyleyse, "bir insanın ölümüne sebep olmanın cezası da ağır olmalı."
Artık adalet istiyoruz!
Artık kısas istiyoruz!
Artık insan hayatının değerini bilen bir sistem istiyoruz!
Ahmet Ekiz kardeşimize rahmet, ailesine sabır diliyorum. Mekanı cennet olsun.
*"Her canlı ölümü tadacaktır." (Âl-i İmrân, 185)
Ama biz, adaletsiz ölümlere razı değiliz

