16 Aralık 2025, Salı
01:41
23.07.2025
MANSET_ALTI Reklam Alanı

 

KADIN

(NENEM-ANNEM-EŞİM-KIZIM)

                   Bu hafta Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle “Kadın” la ilgili bir yazı yazayım dedim. Bu konuda benim inancımın temel kaynakları ne diyor; toplumda nasıl bir algı var bakayım diye internete girdim. Kur’an-ı  Kerimde “Kadın”ı konu edinen tam 80 Ayet-i Kerime saydım.Bu ayetlerin içeriğine baktığımız zaman “Kadının hakkının korunması” konusu ağırlıklı olarak işleniyordu.    Özellikle bazı ayetler  kadının Allah tarafından nasıl korunduğunu çok açık gösteriyordu. (Nisa-15 , Nur 4-6- 9-11-13 ) ayetlerinde olduğu gibi.  Ayrıca  örnek verilen annelerimiz vardı. Kadınlara da erkeklere itaat etmeleri öneriliyordu. Bir ayet dikkatimi çekti Nisa Suresi 34.ayet.

        “Erkekler, kadınların koruyup kollayıcılarıdırlar. Çünkü Allah insanların kimini kiminden üstün kılmıştır. Bir de erkekler kendi mallarından harcamakta (ve ailenin geçimini sağlamakta)dırlar. İyi kadınlar, itaatkârdırlar. Allah'ın (kendilerini) koruması sayesinde onlar da "gayb"ı korurlar. (Evlilik yükümlülüklerini reddederek) başkaldırdıklarını gördüğünüz kadınlara öğüt verin, onları yataklarında yalnız bırakın. (Bunlar fayda vermez de mecbur kalırsanız) onları (hafifçe) dövün.Eğer itaat ederlerse artık onların aleyhine başka bir yol aramayın. Şüphesiz Allah çok yücedir, çok büyüktür.”   (NİSA  34.Ayet)  

                Bu ayette kadının dövülmesinden bahsediliyordu. Hanıma karşı şiddet kullananlar da bu ayeti gerekçe gösteriyor “Allah  bile izin veriyor hatta emrediyor, o zaman avrat dövülür, zaten bunlarla ilgili de birçok hadis var.” Diye kendilerini haklı çıkarmaya çalışıyorlar. Tefsirlere baktım, baktım ki bu ayetin yorumunun bizim halkın anladığı ile uzaktan yakından alakası yoktu. Şartlar çok açık belirtilmiş, hangi şartlarda hangi davranış gösterilecek. Hatta darbın ölçüsü bile konulmuş İslam Hukukunda . Eğer bu ayeti Allah  Resulü’ nün anlattığı gibi değil de kafamıza göre anlarsak, koca, isteklerine boyun eğmedi diye eşini dövebilir gibi bir algı çıkar ki Allah Resulü “Kimse karısını, gündüzün köle gibi kırbaçlayıp akşam onunla yatağa girmesin” (Buhari- Nikah-93 ) buyruğuna ters düşen bir davranışolur.( Nisa 34. Ayet ile ilgili detaylı açıklama Süleymaniye Vakfı Araştırmalarında görülebilir.)

          Ayrıca,  Allah’ın Elçisi sallallahu aleyhi ve selem Veda Hutbesinde şunları söyledi: “…Kadınlar konusunda söz dinlerseniz iyi olur; onlar yanınızda yardımcılarınızdır. Onlara karşı başka yetkiniz yoktur, açık bir fahişelik yapmış olarak gelirlerse başka. Eğer onu yapmışlarsa yataklarında yalnız bırakın ve onları dövün. Eğer size boyun eğerlerse onlara karşı başka bir yol aramayın. Sizin karılarınız üzerinde hakkı, karılarınızın sizin üzerinizde hakları vardır. Sizin karılarınız üzerindeki hakkınız, hoşlanmadığınız bir kişiye serginizi çiğnetmemeleri, onları evlerinize sokmamalarıdır. Bakın, onların sizdeki hakları, onları giyindirme ve yedirme hususunda iyi davranmanızdır.”(İbn Mâce, Nikah, 1841)

              Bir başka hadis-i şerifte  “Kadınlar konusunda Allah’tan korkun. Siz onları Allah’ın emaneti olarak aldınız. Onlarla ilişkiye girmeniz size, Allah’ın emriyle helal oldu. Sizin onlar üzerindeki hakkınız, hoşlanmadığınız bir kişiye serginizi çiğnetmemeleridir. Eğer böyle yaparlarsa onları belli olmayacak şekilde dövün. Onların sizin üzerindeki hakları, örfe uygun olarak onları yedirmeniz ve giydirmenizdir.” (Müslim Hac, 2137)

                Kuran-ı Kerimde Cenab-u Hak “Ey insanlar” diyerek erkek ve kadına birlikte hitap etmesine bazen de kadın ve erkeği ayrı ayrı zikretmesine rağmen Müslümanlar nasıl olur da kadını küçümseyebilir.  Bu konuyla ilgili mevzu (uydurma) hadislere baktığımız zaman kadınları aşağılayan, hor gören o kadar çok söz var ki hadis olarak bu millete söylenen . Onları görünce insanımızın neden bu hallere düştüğünü, neden kendi nefsini tatmin etmek için yaptığı işleri dine malettiğini anlamış oluruz.

         Şimdi size bu konuda söylenen sözlerden bir kısmını aktaracağım.

1)  Amr bin el-Âs'dan diyor ki: "Biz Rasûlullah (s.a.s.) ile birlikte bir dağ yolunda bulunurken, ansızın şöyle dedi: "Bakın! Bir şey görüyor musunuz?" Biz dedik ki: 'Kargaları görüyoruz. İçlerinde, gagası ve ayakları kızıl renkli, alaca bir karga var.' Rasûlullah şöyle buyurdu:"Kadınlardan cennete girebilecek olanlar, ancak şu (siyah) kargalar içindeki
alaca karga gibi olanlardır."

2) "Kadın zayıf olarak yaratılmıştır. Onun zayıflığını sükûtla karşılayın. Evlerde onların ırzlarını koruyun. Kadın, salona
oturmasın. Ve ona yazı yazmayı öğretmeyin."

3) "Bir hanım, eşinin izni olmadan evden çıkarsa, güneş ve ayın üzerine doğduğu her şey, eve dönünceye kadar ona lânet eder."

4) "Şâyet ben, bir insanın başka bir insana secde etmesini emredecek olsaydım, kadına, kocasına secde etmesini emrederdim."

5) "Eğer kocanın tepesinden ayağına kadar bütün bedeni irinler içinde kalıp hanımı o irinleri diliyle silerse, yine de ona
karşı teşekkür etmek vazifesini edâ etmiş sayılmaz."

6) "Uğursuzluk üç şeydedir: At, kadın ve evde."

7) "Erkeğe, hanımını ne sebeple dövdüğü sorulmaz."

8) "Kadınlara itaat, pişmanlıktır."

9) "Kadınlara danışın, fakat onların dediklerinin tersini yapın."

10) "Kadınları Allah Teâlâ geride bıraktığı gibi siz de geride bırakın."

11) "Benden sonra erkeklere kadınlardan daha zararlı fitne-fesat olarak hiçbir şey bırakmadım"

12) "Kadınların akılları şehvetlerindedir."

13) "Kadınları göze çarpan mevkîlere oturtmayın, yazıyı da öğretmeyin. Dikiş öğretin ve Sûre-i Nûr'u da iyi öğretin."

14) "Havvâ olmasaydı, hiçbir kadın kocasına ihânet etmezdi. İsrâiloğulları da olmasaydı (bekleyen) et bozulmazdı."

15) "Cennet sâkinlerinin en azı kadınlardır."

16) "Kadınların cehennemde çoğunluğu teşkil ettiğini gördüm Aklı ve dini eksik olanlar arasında akıl sahibi erkeklere galebe çalan kadınlardan başkasını görmedim."

17) "Kadın üzerinde en fazla hakkı olan kişi kocasıdır; erkek üzerinde en fazla hakkı olan kimse ise annesidir."

18) "Ey kadınlar! Eğer kocalarınızın size olan haklarını bilseydiniz, ayaklarının tozunu yüzlerinize silerdiniz."

19) "Hangi kadın, kocası kendisinden râzı olarak vefat ederse, cennete girer."

20) "...Kadınların dinleri ve akılları eksiktir."

21) "Şüphesiz kadın, karşınıza bir şeytan sûretinde gelir ve bir şeytan sûretinde gider."

22) "Kadın avrettir, dışarı çıktımı şeytan ona istişrâf eder/muttalî olur."

23) "Kadınlar arasında sâliha kadın, yüz tane karga arasında alaca bir karga gibidir."

24) "Doksan dokuz kadından biri cennette, diğerleri ise cehennemdedir."

25) "Kadınlara danışmayın, onlara muhâlefet edin. Kadınlara muhâlefet edin, zira kadınlara muhâlefet berekettir."

26) "Kadınları önünüze geçirmeyin, onların üç adım önünden yürüyün."

27) "Kadınları yüksek yerde oturtmayın."

28) "Kadınlar için kabir daha hayırlıdır." 

29) "Kadınların hayırlı işi, yün eğirmektir."

30) "Kadın, kocasından izinsiz evden çıkarsa, her şey onu lânetler."

31) "Kadınları aç ve çıplak bırakın."

32) "Kadınlar (muhâlefette ve istediklerini yapmada erkeklerden) baskındırlar."

33) "(Namaz kılanın önünden geçen) kadın, köpek ve eşek (ve domuz), namazı keser."

34) "...Cehennem ehlinin çoğunluğunun kadınlar olduğunu gördüm. 'Neden ey Allah'ın Rasûlü?' diye sordular. (Cevâben:) "küfürlerinden dolayı" buyurdu. 'Allah'ı mı inkâr ediyorlar?' (diye tekrar) sordular. "Kocalarına karşı nankörlük ederler; iyiliğe karşı nankörlük ederler. İçlerinden birine dünya durdukça iyilik etsen, sonra, senden bir şey görse, (hemen) 'senden asla hiçbir hayır görmedim ki!' der." 

 

         İşte böyle sevgili dostlar. Her işimizde olduğu gibi bu konuda da Allah bizi Kur’an ve sünnetten ayırmasın. Allah’a emanet olun.


NOT:  Hadis diye nakledilen zayıf veya uydurma rivâyetler hakında geniş bilgi almak için, bkz.

 Ahmet Yıldırım, Tasavvufun Temel Öğretilerinin Hadislerdeki Dayanakları, T.D.V. Y. Ank, 2000;

 Muhittin Uysal, Tasavvuf Kültüründe Hadis -Tasavvuf Kaynaklarındaki Tartışmalı Rivâyetler-, Yediveren Y. Konya, 2001;

Mahmut Yeşil, Va'z Edebiyatında Hadisler, T. Diyanet Vakfı Y.Ank. 2001;

 Hasan Cirit, Halkın İslâm Anlayışının Kaynakları, Çamlıca Y. İst. 2002;

Hatice Kelpetin Arpaguş, Osmanlı Halkının Geleneksel İslâm Anlayışı ve Kaynakları,
Çamlıca Y.  İst. 2001)

ICERIK_ARASI Reklam Alanı
Etiketler: #yazilar
SOL1 Reklam Alanı

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ

MOBIL_UST Reklam Alanı
Alt Banner Reklamı