Ebu Ubeyde’den şehit Yüzbaşı Kemal’e mektup
ALİ ERKAN KAVAKLI
Geceleyin Gazze’nin Telheva Mahallesindeki Maliye Kavşağına pusu atmış, düşmanı gözetliyordu. Ay ışığında tank silüetleri gördü. Birden fazla tank var, ilk roketi Yahya ateşleyecek sonra Ebu Ubeyde…
Siyonistler akşam beş kişilik bir aileyi yok etmişlerdi. Şehit edilenlerden biri de 6 yaşında sevimli ve dünya güzeli Hind idi. Arabaları Siyonistlerce taranmış, yaralı minik kız, dayısının telefonuyla Kızılay’ı aramış, yardım istemişti. Dayısı, eşi ve üç çocuğu vurulmuş, inim inim inliyorlardı.
Yaralıları almak için yola çıkan ambulans vurulmuş, şoför Yusuf ve yardımcısı Ahmet şehit edilmişti.
Ebu Ubeyde eli tetikte bekliyordu. Yüreğinde korku yoktu. Yüzbaşı Kemal’i hatırladı. En son tünelde birlikte savaşmışlardı. Onu çok özlemişti, bir mektup yazıp meleklerle göndermeliydi. Hayal kalemiyle mektup yazmaya başladı:
“Kardeşim Kemal,
Seni çok özledim, her tank avına çıkışta seni hatırlıyorum, burnumun direği sızlıyor. Sensizliğe alışamadım, yokluğun yüreğimi kanatıyor.
Giden geri gelmiyor, gidenin yeri dolmuyor; gönlümde hüzün, dudağımda dua, dilimde Ya Sabır!
Bugün 626. gün. Şanlı direniş bayrağını yere düşürmedik elhamdülillah. Tank, top, dozer, helikopter avı devam ediyor. Kanımızın son damlasına kadar çarpışacağız, asla teslim olmayacağız.
Şehit sayımız artıyor, yanına gelenleri karşılıyor ve cephelerden haber alıyorsundur ama yine de yazayım:
68.183 şehit verdik. Bunların 21.778’i çocuk, 19.752’si kadın. 793.543 gazimiz var. Enkazdan çıkarılamayan binlerce ceset… 195 bin ton bomba attılar. Hastaneler, ambulanslar, sağlık ocakları, 412 okul ve üniversite, 556 cami, kiliseler, 390 bin ev, Birleşmiş Milletler yardım konvoyu, yardım ekipleri vuruldu. Siyonistler hiçbir kutsal tanımıyor.
Bayramda ateşkes ümit ettik, olmadı. Şati Mülteci Kampına bayramlaşmaya giden Başkan İsmail Heniyye’nin evlatları Hazin, Emir ve Muhammed; torunları Muna, Emel, Halit, Rezzan ve Melek siha ile vuruldular. Heniyye, İran cumhurbaşkanının yemin törenine katılmak için gittiği İran’da füze ile şehit edildi, kucaklaşmışsınızdır.
Kahraman halkımızı Mısır sınırındaki Refah şehrine kadar bombalarla kovaladılar, saldırılar devam ediyor. Millet ölümüne direniyor, bombalara meydan okuyor, şehit oluyorlar ama vatanı terk etmiyorlar, etmeyecekler inşallah!
İşgalcileri her yerde vuruyoruz, hiçbir yerde emniyette değiller. Han Yunus’u işgal ettiler fakat tutunamadılar. Refah’ı bombaladılar, enkaza çevirdiler. Binaları dinamitlediler.
Ah Kemal kardeşim!.. Sıkıştık, erzak sıkıntısı, su kıtlığı, cephane yokluğu... Bir de senin yokluğun…Bedir’e meleklerin geldiği gibi gel… Yanı başımda Yasin 105 füzesini Yasin okuyarak ateşle… Tankların, dozerlerin, zırhlı araçları havaya uçuşunu seyret…
Kahraman Yasir ve arkadaşlarını haber toplamaya sal… Tank avında ah yanı başımda olsan… Sırt sırta versek ve sesin kulaklarımda yankılansa…
“Ebu Ubeyde dikkat, avlanmayalım, tam siper!..”
Tank avının, karakol baskınlarının tadı sen varken bambaşkaydı. İsrail bataklığına saplandı, esirleri kurtaramadı, direnişi kıramadı. Direnme azmimiz Filistin dağları kadar sağlam.
Gazze katliamı, Kudüs’ün işgali, Müslümanları birleştiremedi ama birleştirecek. Hepsi katliamı seyrediyor, cesaretimizin binde birine sahip değiller. İsrail ile siyasi, ticari, ekonomik ilişkileri kesmediler. İsrail firmalarının ürünleri yeterince boykot etmediler.
Büyük elçiliklerini çekip İsrail’e yardım edenlere petrol satmayı durdurmadılar.
Hak yemeyeyim, Yemenliler Hürmüz Boğazı’nda İsrail gemilerini, İsrail’e mal taşıyan gemileri vurdular. Hizbullah gücü yettiğince füze savurdu. Türkiye, İsrail’e ihracatı durdurdu. Başkan Erdoğan, her fırsatta İsrail’i soykırımcı ilan ediyor.
Beklentimiz İsrail’i durdurmaları. Kudüs’ü fetheden yeni bir Ömer, Selahattin Eyyubî, Yavuz bekliyoruz. Beraber olsak İsrail’in külünü savururuz. Zalimlerle savaşmak için çok silah ve asker gerekmediğini aylardır anlatıyoruz. Cihat ruhu kuşanmak ve Allah’a dayanmak kâfi. Yahya, Yasin 105 roketini ateşledi, hareket başladı. Ruhunla bizi destekle!
Seni çok özledim. Şehit adayı Ebu Ubeyde” Ebu Ubeyde hedefi tekrar kontrol etti ve tetiğe bastı. Tank infilak etti.
Ebu Ubeyde tekbir aldı, ayağa fırladı, tanka doğru koştu, sağ kalan varsa infaz edecekti.”
Beyin Vitamini: Soykırım Günlüğü, Vahşet, Direniş, Diriliş isimli Gazze soykırımını anlatan romanımdan bir kesit. Ensar Neşriyat’ın yayınladığı eseri cihat ruhu kazanmak isteyenlere tavsiye ederim. ([email protected] ; 0212-4911903)
Davet: 5-6 Kasım’da Malatya Kitap Fuarındayım, kitap dostlarını beklerim.
