BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

       İki hafta önceki yazımızda enerji israfını işlemiştik.

       Bu haftaki yazımızda da gıda israfı ve özellikle ekmek israfı üzerinde bir kaç kelamı kibar eyleyelim istedik.

       Hava ve su ile birlikte gıdada yaşamın olmazsa olmazları arasında olduğu muhakkak. Bu konuda sanırım Dünya'da farklı düşünen, yada aksini iddia eden yoktur ve/veya ekstrem örnekler ile iktisatçıların alternatif sunma konusunda ekmek bulamazsan pasta ye gibi önerilerde bulundukları pasta da başka bir gıda maddesidir. Hülasa, hava ve su gibi gıda olmayınca da hayatı ikame mümkün değildir.

       İktisadın konusunu teşkil eden kaynaklar kıt, ihtiyaçlar sonsuz varsayım ve tespitine göre, bu kıt olan kaynakların en başında gıda ve gıda hammaddeleri gelmektedir.

       Bunları artırmakta, ilk etapta, ekilmeyen alanları ekime kazandırmak, ürünlerin tohumlarının ıslahı, aynı tarla veya topraktan ikinci ürün ekip kaldırmak gibi yapılabileceklerin dışında çok fazlada yapılabilecek bir şey maalesef ki bulunmamaktadır.

       Bütün bu tedbir, önlem ve çabalarla gıda üretimini kısa ve orta vadede belli bir oranda artırmak mümkün olsa da, uzun vadede, maksimum düzeyden sonra, iktisadi kural gereği üretimde işba (doyum) noktasına ulaştıktan sonra artmayacağı gibi azalan verimler kanunu  kuralları işleyerek, üretim de azalma trendi başlar.

       Dolayısıyla ne yapılırsa yapılsın, dünyada ve Türkiye'de gıda üretimin de de kaynaklar, iki kere ikinin dört ettiği kıt, yani sınırlıdır.

       Geriye bir tek alternatif kalıyor. İktisat biliminin ikinci ilgi alanı olan, kıt olan kaynaklardan sonsuz olan ihtiyaçları karşılarken maksimum (en fazla) faydayı sağlamak.

       Bu yapılırken, üretimin kimler için ve ne miktarda yapılacağı konusu özellikle ön plana çıkmakta ise de, üretilen malların nasıl ve ne miktarda dağıtılacağı önem arz ediyor. Yani paylaşım.

       Hadi bunların tam çözüme kavuşturulduğunu iktisat biliminin bir başka kuralı gereğj varsaysak bile, karşımıza verim ekonomisi ve ondan sonra da israf ekonomisi çıkıyor.

       Tüm gıda maddeleri konusunu işlersek,  bu yazımızda çok Efrâdını câmi, ağyârını mâni (kendinden olan bütün özellikleri toplayan, kendinden olmayan bütün özellikleri dışlayan, diğer bir deyişle dört dörtlük bir tanım) yazısı mümkün olmaz.

       Çünkü konular çok, o konular üzerinde enine boyuna yazılacak hususlar, istenildiğinden ve tahmin edilenden de çok çok fazla.

       Ancak zamanla her konu ayrı ayrı ele alınarak, ayrı ayrı yazılarda üzerinde kelamı kibar eylenebilir.

       Bu nedenle bu yazımızda, sadece dünyada ve ülkemizde ekmek tüketimi ve israfı konusuna değinerek, bu konuya açıklık getirmeye çalışalım.

       Bu bilgiler, TÜRKİYE İSRAFI ÖNLEME VAKFI verilerinden alınmıştır.

       Ülkemizde son zamanlarda ekmek tüketimine paralel, israfın fazla olduğu, bu israfın önlenmesi ile birçok yatırım yapılabileceği gibi, insan sağlığında ve ülke kalkınmasında önemli etkileri vardır.

      Türkiye’de Toplam Ekmek Üretimi, Tüketimi ve İsrafı:

       (Adetler 250 gr’lık standart ekmek üzerinden hesaplanmıştır.)

Ekmek üretimi:

       Günde 25 bin 295 ton (25.295.305 kg), yılda 9,2 milyon ton (9.232.786 ton) ekmek üretilmektedir.

       Günde 101 milyon (101.181.223) adet,  yılda 37 milyar (36.931.146.395) adet ekmek üretilmektedir.

       Ekmek tüketimi:             Günde 23 bin 800 ton (23.809.128 kg), yılda 8,7 milyon ton (8.690.332 ton) ekmek tüketilmektedir.

       Günde 95 milyon (95.236.515) adet, yılda 35 milyar (34.761.327.975) adet ekmek tüketilmektedir.

       Ekmek israfı:

       Günde 1.500 ton (1.486ton), yılda 542 bin ton (542.455 ton) ekmek israf edilmektedir.

       Gün de 6 milyon (5.944.708) adet, yılda 2,1 milyar (2.169.818.420) adet ekmek israf edilmektedir.

       Türkiye’de kişi başı ekmek tüketimi ve israfı:

       Ekmek tüketimi günlük 319 gr,

       Ekmek israfı günlük 20 gr (19.9 gr)’dır.

       Ekmek israfının Ülkemize ekonomik yükü;

       Ekmeğin kg fiyatından (2,80 TL/kg) hareketle yıllık 1,546 milyar TL civarındadır.

       Ekmek israfı oranları:

      Fırınlarda israf oranı % 3,1,

       Hanelerde israf oranı % 2,9,

       Lokanta, otel ve benzeri yerlerde toplam israf oranı % 3,1,

       Kurum yemekhanelerinde toplam israf oranı % 2,7,           

       Öğrenci yemekhanelerinde toplam israf oranı % 7,1

       Ülke geneli ekmek israf oranı (toplam üretim yüzdesi olarak) % 5,9'dur.

       Bu veriler bir kaç yıl öncesi araştırmalarına aittir.

       Dünyanın ve Ülkemizin gıda ve ekmek ihtiyacının giderek arttığı bir dönem ve asırda, ekonomik ve sosyal kalkınma ve gelişmesini henüz tamamlayamayıp, kalkınma yönünde hızlı adımlarla ilerleyen bir ülke olarak, bu rakamlardan sonra bilmiyorum fazla söz söylemeye ihtiyaç varmı?

       Kaldı ki, ekonomik kalkınmasını tamamlayan bir ülke olsa bile, israf yine yapılmamalıdır, yapılmamalıdır, yapılmamalıdır. İsraf, hangi şartta olursa olsun olmamalıdır, olmamalıdır, olmamalıdır.

       Yüce Rabbimizin Âyet-i Kerimesinde buyurduğu "Yiyiniz, içiniz fakat israf etmeyiniz. Çünkü Allah israf edenleri sevmez. " emri gereğince, bunun üzerine söz söylemek "Lâfı güzaf." veya “Abesle İştigal.” olur.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.