banner161

banner150

BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

Evet, kıymetli yarenlerim; “Üç ölü dirilirse ülke ve vatandirilir…” maalesef sütünü evladına abdestsiz vermeyen anaların yurdunda sokaklarımızın o korkunç görüntülerini maalesefbirkaç gündür basın ve yayında özellikle müslümanların kanayan bir yarası olan tesettür ile ilgili sokakların halini tercüme eden, İslam’ın hükümlerini anlatmakla mükellef bir İlim adamı tesettürün korunması ile ilgili Ayet ve Hadisler ışığında yapmış olduğu açıklamasını bazı şerrin, şeytanın, nefislerinin kulu kölesi olan 4,5 yıl Allah’a, Peygamber’e, Kur’an’a, ezana, İslam’a saldıran,  hatta 50-60 yıldır başörtüsüne, İslam’a saldıran, bazı haddini bilmezlerin maalesef insanları bir zamanlar hak ödemeye gidenler gibi, kendi öz vatanlarından ve bu aziz vatanımızın gerçek evlatları olanları başka ülkelere gitsinler, göndereceğiz, gereği yapılsın, dünyada eşi ve benzeri bulunmayan, bu ülkemin mihenk taşı olan Diyanet İşleri Başkanlığımıza ve onun değerli başkanına hakaretler savurmaya başlanmıştır. Hani diyordu ya hak ödemeye giden ağzı olan konuşuyor misali adamın A’sından mahrum olan bazı zerzevatlar yine laf salatası yapmaya başlamışlar düşman oldukları Yüce Dinimiz İslam’a… Yahu “Biliyorsan konuş; ibret alsınlar... Bilmiyorsan bari sus; adam sansınlar...” Efendim Ankara Melike Sultan Camii İmam-Hatibi Sayın Halil KONAKÇI hocamızı linç girişiminde bulunarak; din ve mukaddesatlarımız hususunda gerçek ve kalp gözleri kör olanlar,  Hoca! Hoca! Sen işine bak. İşine diyorlar. Zaten kıymetli hocam işine bakıyor. İşinin gereğini yapıyor. Yani sorumluluğu gereği EMR-İ Bİ'L-MA'RUF NEHY-İ ANİ'L-MÜNKER’ianlatıyor. Aslında tüm Diyanet camiasının yanısıra ben müslümanın diyenlerin yapmasını yapıyor yani gerekeni yapıyor. Maalesef şimdiye kadar hep kürsülerden sadece Yardımlar… Sevgi… Hoşgörü… Kardeşlik…Konularının işlendiğinden dolayı asrımızın felakete doğru giden kulak, burun, kaş halkalı, vücutlarının değişik yerlerine dövme yapan, saçı başı, tecavüzlerin, sapıklıkların, ahlaksızlığın, zinanın ve benzeri birçok çirkinliğine sebebiyet vererek vücudunun şehevi arzularının celp edildiği ve örtünmesi gereken yerlerini yüzde yüz tahrik ve teşhir eden, zina –kumar - uyuşturucu kullanan ve kullanımını sağlayan, faizin her çeşidini meşru görüp yiyenleri ikaz etmek farzı ayın olduğundan dolayı müslüman olarak bu çirkinliklerden rahatsız olan müslümanların kanayan yaralarından birini dile getiren sayın hocamıza maalesef linç kampanyası başlatılmış ve saldıran saldırana. Rabbim (c.c.) bu ve benzeri ahir zaman fitnelerinin şerrinden bizi, neslimizi tüm insanları muhafaza eylesin, son nefesimizde iman ile dünya hayatından göçmeyi nasip eylesin inşallah.

         Bakınız bir gün Ebu Cehil bir gün avucuna taş parçaları saklayıp Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’e eğer gerçekten peygambersen avucumdakilerin ne olduğunu söyle dedi. Allah Resulü (s.a.v.) ben mi avucundakilerin ne olduğunu söyleyeyim, yoksa onlar mı benim kim olduğumu söylesinler? buyurunca taşlar vecde gelir daveti duyunca, haykırırlar aşk ile“La ilahe illallah Muhammedü'r-Resulullah”derler.Cehaletin babasının avucu yangın yeri ama kalbi taş kesilmiş nasipsizin biri. Avucundaki taşları öfke ile yere çarpar, yine iman etmez. Arifler derler ki; “Taşlar o anda zikretmeye başlamadı, onlar daim o zikir ile meşguldüler ve Hz. Allah (c.c.) o an kulağından perdeyi kaldırdı da Ebu Cehil işitmeye başladı.” Ya ya.

         İşte onların torunları maalesefşu ahir zeman diliminde İslam’a İslam’ı değerlere geçmişte olduğu gibi kin ve nefretlerini; parlak, sözü tesirli, üstelik genç ve yetkin olan hocamıza açık giyinen kadınlara utanarak söylüyorum müslümanın ‘sokakları kasap dükkânı gibi olmuş, kusura bakmayınız amma gerçek o ki sanki et görmekten içimiz dışımız kararmış. Dedelerimizin yatak odasında göremediği kıyafetleri maalesef bizler çarşı – pazar ve plajda görüyoruz. Müslüman olarak bizlere yakışmamaktadır.’Bu yanlışlıkları, bu hataları yapmayın etmeyin ikazını, yaparken benim gibi müslüman kesimin “hoca çok haklı” hocamız mübarek nede güzel taşı gediğine koydu diyerek anlık da olsa bir haz yaşadığımı, o kadınların abilerine, babalarına, kocalarına “Namus” kelimesini açıklarken, abilerinin, babalarının ve kocalarının az da olsa ne hissettiklerini hissettim. Saldırmalarını hissettim.

         Hııh ey şerli insanlar, arkasından 40 köpeğin havlamadığı adama yiğit denmezmiş. İşte o adamı (Yani Halil KONAKÇI) hocamı ne dokuz köyden kovdururuz nede Allah düşmanları olan basın açıklamalarıyla saldıranlara bırakmayacağımız gibi, şunu bilsinler ki; deve'de bizim diyar'da bizim. Biz hem bu deveyi güder, hem de bu diyarda Cuma namazlarını kılmak için mukim olanlar olarak, aldığı görevin hakkını yaparak adetullaha, Sünnetullaha uygun olanı yaptığından dolayı. Her din gönüllüsününde yapması gerekir Rabbim (c.c.) razi olsun sayılarını çoğaltsın inşallah terennümünü yaparken, fakat süslümanlar tarafından ise; yahu bu ne ayıp bir benzetme hocaya yakışmaz diyerek onlarda saldırmaya yeltendiler.

         Beyler; başı acık olanlar nasıl buülkemin, bu Cumhuriyetin ne kadar sahibi iseler, şerefli, edepli, başı kapalı, başörtülüler de okadar bu ülkemin ve bu Cumhuriyetinsahibidirler. Namaz kılmayanlar ne kadar bu Cumhuriyetin sahibi iseler, Namaz kılanlar da bu Cumhuriyetin o kadar sahibidirler.Başörtülüler bu ülkeye herhalde uzaydan gelmediler. Fakat bu ülkede mütedeyyin müslümanlar maalesef inançlarını serbest yerine getiremediler. Çoğu imkânlardan mahrum edildiler ve hala da edilmekteler. Zamanla geçmişte o gerçek vatansever müslümanlar çok ağır mağduriyetler yaşamak zorunda bırakıldı.

         Mesela, bir zamanlar birileri çıkıp utanmadan, sıkılmadan, güya bu ülkeyi, Cumhuriyeti korumak ve kollamak adına, Cumhuriyet ruhumuza, birliğimize en büyük darbeleri vurmuş ve hala vurmaktadırlar.Kusura bakmayınız vatan savunmasında kitaplarda bir tane açık-saçık olan tencere tavacılardan. Çünkü bu topraklar üzerinde yaşayan istisnasız herkesin eseridir Cumhuriyet. Ve Cumhuriyetin sahibide hiç şüphesiz cumhurdur. Şunu hiçbir zaman unutmayınız ki, Cumhuriyet, ancak ve ancak özgürlük sadece ismi ÖZGÜR olup Allah’a Peygambere, Kur’an-a, Hadislere, Yüce Dinimize saldıran şeytanın kulu ve kölesi olanların değil,Kabile göndereceğim diyen tekinler şunu unutmayın ki;   birlik ve beraberlik, kardeşlik, demokrasi olduğunda anlamlıdır, fazilettir. Başı açık olan da, başı örtülü olan da, bu ülkenin vatandaşıdır, bu Cumhuriyetin sahibidir, bu ülke üzerinde eşit hak ve özgürlüklere sahiptirler. Buda bir anayasal haktır. İşte zaman zaman bazı haddini ve kendini bilmez, seçimden seçime Allah’a, Peygambere, Dine, Diyanete, Kur’an-a, Hadise sarılıp, sonarları hakaret eden bazı zavallılardan biri olanvekil; ‘ASLA BENİM VEKİLİM OLMAZ’,ve bazı kadınyandaşçılarının hayâsızca saldırdıkları Ankara Melike Hatun Camisi İmam-Hatibi Halil KONAKÇI hocamızı yıpratmaya, doğruların söylenmemesine zemin arayanlara karşı hocamızı yalnız bırakmamalıyız. Özellikle o Caminin şerefli ve kıymetli cemaati.

         Peki, ne demiş o kıymetli hocam; ((kesinlikle katılıyorum)))“ Erkekler için se, onlara karşı hak ve fazilette üstün bir derece vardır. Allah hiçbir hükmüne itiraz edilemeyecek kadar güçlü bir aziz’dir. Doğru ve güzel olandan başkasını emretmeyen bir hakim’dir.” (Bakara /225)“Allah’ın üstün alış ve güzel yönetim, fazla güç kararlılık, istikrar sakalve sarık gibi bir takım özelliklerle bir kısımlarını diğer bir kısma karşı üstün kılmış olması ve mallarından harcamış oldukları şeyler sebebiyle erkekler aile içi emir ve yasak koyma hususunda kadınlar üzerine son derece hâkim ve kaimdirler.” (Nisa /34)buyururken,vay sen nasıl olurda kürsülerden Müslümanlara ve müslüman cemaate Allah (c.c.)’ın ayetlerini okursun, açıklarsın, cinsiyet ayrımcılığı yaparsın. Bizler kafamıza göre yaşarız, sevişiriz evlenmeyiz, hamile kalırız doğurmayız, doğurduğumuz doğurduklarımızı da o güvenmediğiniz cami cemaatinin bulunduğu cami avlusuna bırakırız, çöp kutularına atarız, beğendiğimiz erkekle birkaç saat veya birkaç gün beraber oluruz. İşimize gelmezse onları bırakıp başkasını deneriz, kimse bize laf diyemez kanunlar bizden yana, çıplak da gezeriz, bilmem neylede. Sümüklü böcek gibi ışıl ışıl parlayan makyajlı suratla da gezeriz, biz aile maile tanımayız, tek eşlilik bize göre değil, çarşılar, eğlence, alışveriş, tatil yerleri bizim ibadethanemiz, orada keyfimize göre yaşarız, sen bizleri yarattın ama bize karışma, ihtiyaçlarımızı ver yeter diyecek kadar haddi aşanlar… Bakın sizleriMerhum Mahsuni Şerif çok güzel tarifdiyor; “Bunların çaycısı böyleyse ocakçıları ve sahipleri nasıldır acaba.” Hiç düşündünüz mü? Hak ödemeye gidenlerden bir binlerce insanın ahını-vahını alıp tesettürden, başörtüsünden, kefenden nefret edip amma sonunda üzerinden 1444 yıl geçmesine rağmen modası geçmeyen kefene sarılıp, hesap ödemeye giden biri başörtülüler içinşöyle dediğini hatırlayalım; yok efendim Anayasa mahkemesi kanun koymuş, Danıştay kanun koymuş, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kanun koymuş, başörtülü Üniversiteleregidemezsiniz, okuyamazsınız, başörtülü okumak istiyorsanız o zaman başı bağlı olarak okutulan yerlere gidin yani Arabistan’a gidin diyordular…

         Şimdilerde ise daha azgın, daha saldırgan daha ötekileştirenlerden birileri çıkıp sanki burası babalarının çitliğiymiş gibi kıymetli Ankara Melike Hatun Camii İmam-Hatibi Halil KONAKÇI hocamızı yıpratmaya yönelik kendi vasfını ifşa ederek hocama meczup diyerek hakarette bulunurken, bir diğeri ise biletin benden seni Kabil'e göndereceğim diyor hadsiz. Ey azgın din düşmanları hoca efendi İncil mi okuda Kabil'e göndereceksin ukala. Hoca müslüman olan cemaatine Kur’an ayetlerini ve Peygamber (s.a.v.) Hadislerini okudu. Bu güzelim ülkemi düşmanlara karşı, kurtuluş savaşında şalvarıyla, al yazmasıyla savunanların bizlere emanet eden nene hatunların memleketinden kimi, kimin evinden, memleketinden kovuyorsunuz, gönderiyorsunuz cahil herifler. Galiba Nemrut hiç ölmemiş. Firavun hayattaymış gibi. Onlar da bu cümleleri kullanıyorlardı ya onlarda aynı onlar gibi saldırgansınız. Oysa Hz. Allah (c.c.) “Ayetleri inkâr edenler kâfirlerin ta kendileridir.” buyuruyor Kur’an-ı Kerimin Maide Suresinde. Sen kim,müslümanların vekili kim, sen nasıl vekil olabilir? Bak Merhum Mahsuni Şerif adam değilsin diyor sen ve sizleri tarif ederek. “Adam olamadın gitti zevzek Beni bilemedin gitti zevzek Bir elinde kadeh nerden gelirsin İçip ağlamayla hangi sorunu çözersin Kendini bilmeyen halkı hakkı ne bilsin Adam olamadın gitti zevzek İnsan değilsin zevzek.”diyor. 

         Hoca efendinin dediği Allah ve Resulünün emri ve bir taraf meselesi yani müslümanların meselesi. Hani karınca ağzına su almış Hz. İbrahim’in ateşini söndürmek için yola çıkmış ya. Demişler Ateş göklere değiyor, bu suyla ateş söner mi? “KARINCADA BEN KENDİ TANKERİMDEN SORUMLUYUM” demiş.  Ne de güzel demişler nur içinde yatsınlar atalarımız. “Pazardan aşağı yol olmaz, mezardan aşağı sal olmaz İncir ağacından oklava ve her ananın doğurduğu kahraman olmaz.” Halil hocamda bu güzelim ülkemin Allah ve Resulü, Kur’an ve hadis sevdalıları, Ehlisünnet imamlarının bir neferdir. Er’i dir.

         Ey saldırganlar şunu iyi bilin ki; Vallahi bu aziz vatanı imanlı,irfanlımüslümalar koruyor ve kolluyorlar. Öyleyse doğruları konuşmak onların da hakkıdır. Bakıyorsun da Tarihçi tarih anlatırken laf yok. Coğrafyacı coğrafya anlatırken laf yok. Matematikçi matematik anlatırken laf yok, Fizikçi fizik anlatırken laf yok,  Ateist ateizmi anlatır düşünce özgürlüğü,  Papaz Hristiyanlığı anlatırken din özgürlüğü, vatan hainleri yürüyüş yaparken beden özgürlüğü… Ammaaa. Din adamı yüce dinimizi, hak ve hakikatleri anlatırken birilerini bir şeyler rahatsız ediyor maalesef.

         Ben şunu anladım; Bir imam birkaç doğru cümle ettiğinde ortalık nasıl hareketleniyor değil mi?Heeeeeo zaman demek ki tüm İmamlar… Müftüler…Vaizler. Kürsülerden “ETLİYE SÜTLÜYE KARIŞMADAN YAŞAMAMALIYIZ” Allah (c.c.)’ın emrettiği o yüce dini her zaman ve zeminde mertçe anlatmalıyız. Herkes hakkı korkusuzca anlatsa, haykırsa batıl kaç gün dayanır sizler düşünün.  

         Dolayısıyla diyorum ki; “Üç ölü dirilirse, ülke ve vatan dirilir…”

1-Anne ve baba, 2- İmamlar,3- öğretmenler dirilirse ülke vatan dirilir vesselam…

 

Garip Yusuf ÇAKICI

Seydişehir / KONYA

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner155

banner147