Derviş ARGUN

Vıdı Vıdı Yapma, İşini Yap!

02 Kasım 2020 06:24

Zannediyorum NTV'ydi. TÜSİAD başkanı ile yapılan bir programda spiker, "efendim 650 civarında üyeniz var, çok az değil mi?" diye sordu. TÜSİAD başkanı da "evet doğru söylüyorsunuz, üye sayımız oldukça az, ama bu üyelerin temsil ettiği şirket sayısı 4.500 civarında. Fakat bizim, bu 650 üye ile ülke ihracatındaki karşılığımız, 85, ülkede toplanan vergideki karşılığımız ise, 80" dedi.

Şahsen, ancak web sayfalarından teyit edebilme imkanım olan bu bilgiyi duyunca şok oldum. Düşünebiliyor musunuz, 2020 yılındayız, 650 üyesiyle TÜSİAD, bu ülkenin 85 ekonomisine halen hakim ve biz buna karşı vıdı vıdı dışında bir şey üretemiyoruz. Biz dediğim, İslamcılık iddiasında olan iş çevreleri. Biz dediğim, 28 Şubat'ın başat aktörü TÜSİAD'ın ürettiği kirli siyasetten mağdur olan esnaflar, fabrikalar, sanayiciler v.s v.s.. Biz dediğim, bugün Ak Parti iktidarının imkanlarını dibine kadar kullanıp, eğer TÜSİAD başkanının söylediği doğruysa, o imkanlarını ülkenin katma değerine yansıtmayanlar. Biz dediğim, tüm ekonomi söylemini, Emine Erdoğan'ın çantasının imitasyon mu, orijinal mi olduğu konusunda harcayanlar.

Zekasına güvendiğim bir arkadaşımın çok güzel bir sözünü hatırlıyorum. O bana, "Derviş bu batılılar var ya bu batılılar, tek eşe ve tek işe odaklanmayı çok iyi beceriyorlar, öyle olunca da bir sonraki kuşağın, alıp yürüyeceği bir müktesebat bırakıyorlar" demişti. Ne kadar doğru olduğunu bilmem. Ama onun bu sözü söyleyecek kadar batıyı iyi tanıdığına şahidim. Maalesef doğulu olmanın genlere verdiği kışkırtıcı tutumla da biz, eşi işe, işi de eşe karıştırmak da çok mahiriz. Bugün üretmek ve toplumsal katkı sağlamak isteyen herkese, inandığı din ve sahip olduğu ideolojiden bağımsız, tüm kapılar açıkken ve bir çoğu da bu kapıdan girip istifade etmişken, ortada kayda değer, konuşulmaya layık bir netice yok. Görünen o ki, olması da mümkün değil. Çünkü işimiz dışında her işi biliyor ve konuşuyoruz. Kazancının hatta servetinin yüzde bilmem kaçını, kazancıyla ilgisi olmayan alanlara harcayan adamların, bir sonraki kuşağa, üzerinde çalışıp büyütecekleri eli ayağı düzgün bir sistem bırakması düşünülebilir mi? onların bırakacağı tek şey, sayfalarca tapu olur.

Evet. O sebeple ideolojik olarak İslamcılık iddiasında olan bizlerin üretebildiği en iyi şey, vıdı vıdı. Ya, karşılıksız istifade ettiğimiz bu hükümetin tüm yaptıklarını yalın kılıç savunuyoruz, ya istifade edip, hükümetle alakamız yok görüntüsü vermek için, verenlerin duyamayacağı yerlerde aleyhte vıdı vıdı yapıyoruz. Ama koçlar gibi çıkıp da, bu hükümetin şu kapsamdaki kredisinden şu kadar kullandım ve şu kadar istihdam ile şu kadar vergi gelirine tekabül eden bir netice aldım demiyoruz.

Denseydi, muhtemelen TÜSİAD, halen bu ülkenin ekonomisinin 85'ini yönetemezdi. Denseydi, İslamcılık iddiasındaki iş çevrelerinin, oturup kalkıp yemek yeme dışında da faaliyetleri olurdu. Denseydi, İslamcılık iddiasındaki iş çevreleri, TV'ler de ya da programlarda ilahiyatçı akademisyenler gibi değil, ürettikleri istihdam ve katma değer ile, geleceğe dönük sahip oldukları iddialar üzerine konuşurlardı.

Günlük giydikleri kıyafeti dert ettikleri kadar, ülkeden aldıkları ile, ülkeye sağladıkları katkıyı dert edinmeyenlerin ne dediğinin bir önemi yok. Bugün ağzını açtığında neredeyse tüm siyasiler ve hatta ülke insanlarının tamamının övündüğü, İHA ile SİHA'ları üreten takımın kaptanını ne TV'lerde ne de yazılı basında hiç kravatlı görmedim. Neredeyse her fotoğrafı iş elbiseli ve neredeyse görüntülendiği tüm mekanlar işiyle ilgili alanlar. Başarı, geleceğe yere TÜSİAD'mısın, MÜSİAD'mısın demiyor. Başarı, çalışıyor musun, yatıyor musun diyor. Hele ki, hem alıp, hem yatıp hem de vıdı vıdı yapıyorsan, hava kirliliğinden başka bir karşılığın yok demektir. Sayende oluşan bulanıklıkta işi iş diye yapacaklar da birbirini göremiyor.

Yani hiç değilse, 2021 yılı bütçesindeki karşılığına bak da hiç olmazsa onu dert et. Çok konuşunca haklı, konuşup kaçınca da saklı olmuyorsun. herkes her şeyi görüyor. Görüyor da, sen arazide olmayınca duyamıyorsun o kadar.

Not: Geçtiğimiz günlerde vefat eden, Mazlumder'in emektar ve yiğit erlerinden Nurullah Saruhan abiye Allah'tan (cc) rahmet, ailesi ve sevenlerine de sabrı cemil niyaz ediyorum. Rabbim onu, selefi olan ve halefi olacak olan hak mücadelesi veren muvahhitlerle birlikte cennette cem eylesin inşallah.

Yorumlar (0)

Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!

Yazarın Diğer Yazıları

AH SURİYE VAH SURİYE
13 Mart 2022 06:24

İSLAMCILIK YAŞIYOR MU?
12 Şubat 2022 06:24

Sorunlu Sistem, Liyakatsiz İnsan, Kötü Fotoğraf
13 Aralık 2021 06:24

Eşkıya Sokağa Hükümdar Olmasın!
05 Ekim 2021 06:24

15 Temmuz
15 Temmuz 2021 06:24

Düşün Artık Yakamızdan!
20 Haziran 2021 06:24

Hareket ve Tekâmülü Bitiren Yozlaşma
05 Mayıs 2021 06:24

Selçuklu Belediyesi ile Sokak Köpekleri Arasında Kalmanın Çaresizliği
21 Nisan 2021 06:24

Unutma! Er Tuvaletinde Abdest, Astsubay Odasında Gizli Namaz
09 Nisan 2021 06:24

AK Parti – DEVA- Gelecek Partisi + MHP
03 Nisan 2021 06:24

PKK tarafından nesneleştirilen İslamcı siyasiler
26 Mart 2021 06:24

Sanki Bizim Sınırlarımız Çok Belli
01 Mart 2021 06:24

Boğaziçi Şımarıklığı
02 Şubat 2021 06:24

Suriye'de İç Savaş Talebi Kimden Geldi?
21 Ocak 2021 06:24

Sen Doldur, Biz Boşaltırız Ağam
11 Ocak 2021 06:24

Ey Sofi Ayağını Denk Al!
24 Aralık 2020 06:24

Üç Ali Hukuku
26 Kasım 2020 06:24

Tüm Yazılar